Arap Dili

Arap Dili Arap Dili

ÜRDÜN LEHÇESİNDE TÜRKÇE KÖKENLİ KELİMELER

T.C.
ATATÜRK ÜNĠVERSĠTESĠ
SOSYAL BĠLĠMLER ENSTĠTÜSÜ
DOĞU DĠLLERĠ VE EDEBĠYATLARI ANABĠLĠM DALI
Emad ATĠLLA
ÜRDÜN LEHÇESĠNDE TÜRKÇE KÖKENLĠ KELĠMELER
YÜKSEK LĠSANS SEMĠNER ÇALIġMASI
SEMĠNER YÖNETĠCĠSĠ
Prof. Dr. Nevzat H. YANIK
ERZURUM 2013
I
ĠÇĠNDEKĠLER
TRANSKRĠPSĠYON SĠSTEMĠ ............................................................................. III
GĠRĠġ ..........................................................................................................................1
BĠRĠNCĠ BÖLÜM
ÜRDÜN’ÜN COĞRAFYASI VE TARĠHĠ
1.1. ÜRDÜN HAKKINDA GENEL BĠLGĠLER .....................................................4
1.2. ÜRDÜN’ÜN TARĠHĠ .........................................................................................6
ĠKĠNCĠ BÖLÜM
ÜRDÜN LEHÇESĠ
2.1. LEHÇENĠN TANIMI ........................................................................................9

Arapçada Kelime ve Cümle Çeşitleri

Arapçada Kelime ve Cümle Çeşitleri
أَنْوَاعُ الكَلِمَةِ وَالجُمْلَةِ فِي اللِّغَةِ العَرَبِيَّةِ

Kelime, dilin en küçük yapı taşıdır.
Arapçadaki her kelime ya İsim ya Fiil ya da Harf’tir.

Arapçada üç çeşit kelime vardır. İsim, fiil ve harf. İsim ve fiil tek başına anlam ifade eden kelimelerdir. Harf ise ancak fiil ve isimle beraber kullanılmasıyla anlam ifade eden kelime olmaktadır. Türkçenin aksine Arapçada her harf tek sayılı değildir. İki ve daha çok harfli de olsa yine tek başına anlam ifade etmediğinden harf sayılır.
Mesela;
زَيْدٌ isim, ضَرَبَ fiil ve َقََدْ harftir.
İsim ve fiilin tek başlarına anlam ifade ettiğini öğrendikten sonra, sıra bu iki kelime çeşidinin birbirlerinden nasıl ayırtılabileceğini gelmektedir. Fark için sadece zaman olgusu devrededir. Eğer kelime geçmiş zaman, şimdiki zaman veya gelecek zamandan birisiyle gelmişse fiildir. Eğer zaman mefhumu söz konusu değilse isim olur.

Arapça Cümle Örnekleri-2 İhtiyaç Belirtme

Arapça Cümle Örnekleri-2 İhtiyaç Belirtme
Posted on Eylül 21, 2012 by arapacumlevekelime
Ben acıktım. Ene cevan .أنا جَوْعان
Ben susadım. Ene atşan .أنا عطْشان
Ben tokum. Ene şeban .أنا شَبعان
Ben aç değilim. Ene lestü cevan .أنا لستُ
Ben yorgunum. Ene taban .أنا تعبان
Ben hastayım. Ene merid .أنا مريض
Keşke Ya leyt! !يا ليت
Yaşasın Ya selam ! يا سلام

Hocam bize kendinizi tanıtabilir misiniz?

e-Şarkiyat İlmi Araştırmalar Dergisi -www.e-şarkiyat.com- ISSN: 1308–9633 Sayı: III/Nisan 2010
160
Doç. Dr Mehmet Yalar hocamız ile klasik medrese eğitim serüveni ve medrese
tahsili boyunca okuduğu kitaplar hakkında yapmış olduğumuz uzun bir sohbeti
kısaltarak sunuyoruz.
Hocam bize kendinizi tanıtabilir misiniz?
Mehmet Yalar:
Bismillahirrahmanirrahim 1949 veya 1950 yılında Diyarbakır’ın Mermer
nahiyesinde doğdum ve 14-15 yaşına gelinceye kadar orada kaldım. Babam Mermer’de
resmi imamdı ayrıca Arapça ve Farsça bilgisi ileri düzeyde olan babam uzun yıllardan
beri müderrislik yapıyordu. Birçok talebesi vardı. 5 yaşında iken babamdan Kur’an-ı
kerim dersi almaya başladım. Kış geceleri uzun olduğu için öğrencilere ders verip,
onlarla sohbet ediyordu. Ben de böyle bir ortamda bulunuyordum. Babamdan alfabe
dersi almaya başladığımda bana Latin alfabesini de öğreterek karşılaştırma yapıyordu.
Kısa bir sürede 7 yaşına varmadan Kur’an-ı Kerimin ilk hatmimi bitirdim ve Latin

Ahiliğin Tasavvufi Temelleri ve Ahilik-Fütüvvet İlişkisi*

HİKMET YURDU
Düşünce – Yorum Sosyal Bilimler Araştırma Dergisi
ISSN: 1308-6944
www.hikmetyurdu.com
Hikmet Yurdu, Yıl: 7, C: 7, Sayı: 13, Ocak – Haziran 2014/1, ss. 143 - 158
Ahiliğin Tasavvufi Temelleri ve Ahilik-Fütüvvet İlişkisi*
Yrd. Doç. Dr. Muharrem Çakmak
İnönü Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Tasavvuf Ana Bilim Dalı
muharrem.cakmak@inonu.edu.tr
Özet
Ahilik, kültür ve medeniyetimizi şekillendiren önemli kurum ve kavramlardan biridir. Bu çalışmada Ahilik kurumunun kaynağı ve kavramsal çerçevede
“ahi” kelimesinin kaynağı hakkındaki görüşlere yer verilmiştir. Kavramsal çerçevede Ahi kelimesinin Türkçe “akı” ya da Arapça “ahî” kelimesinden kaynaklandı-
ğı görüşleri üzerinde durulmuştur. Diğer taraftan kavram olarak ahilik ve fütüvvet
arasındaki ilişki ve etki üzerinde durulmuş ve fütüvvet esasları ile fütüvvetnâmelerden alınan ahilik prensipleri arasındaki benzerlik ve yakınlığa dikkat çekilmiş-
tir.
Anahtar Kelimeler: Tasavvuf, Fütüvvet, Fütüvvetnâme, Ahilik,

Arapça Cümle Örnekleri-12 Otel Şikayetlerim

Türkçe Anlamı Okunuşu Arapça Karşılığı
Klima Çalışmıyor! El Mükeyyif la ya’mel المكيَّف لا يعمل

Vantilatör Çalışmıyor! El mirvehatü la tamel المروحة لا تعمل
Musluk Bozuk! El hanefiyyeti harbane! الحنفية خربانة
Elektirik Kesik! El kehrüba maktu’a الكهرباء مقطوعة
Sıcak Su Yok! La yuced mau sahin لا يوجد ماء ساخنٍ
Elektirik Düğmesi Kırık! Miftahünnur meksur مفتاح النور مكسورٌ

Bu Bozuk! Haza muattal هذا معطل

ARAPÇA VE TÜRKÇE DERS KİTAPLARINDAKİ “YARDIMLAŞMA” VE “ARKADAŞLIK” KONULU METİNLERİN KARŞILAŞTIRILMASI: BİR EŞDİZİMSEL ÖRÜNTÜLEME ÇÖZÜMLEMESİ ÖRNEĞİ

63
ARAPÇA VE TÜRKÇE DERS
KİTAPLARINDAKİ “YARDIMLAŞMA” VE
“ARKADAŞLIK” KONULU METİNLERİN
KARŞILAŞTIRILMASI: BİR EŞDİZİMSEL
ÖRÜNTÜLEME ÇÖZÜMLEMESİ ÖRNEĞİ
Derya Adalar*

Özet
Bu çalışmada, Arapça ve Türkçenin anadili öğretim kitaplarındaki ortak konulu
metinlerde geçen sözcükler, dilbilimin bir araştırma konusu ve yöntemi olan eşdizimsel
örüntüleme yöntemine göre değerlendirilecektir. Türkiye Cumhuriyeti Milli Eğitim Bakanlığı
tarafından yayınlanan ilkokul ikinci ve üçüncü sınıf ders kitapları ile Arap ülkelerinden
Libya, Ürdün, Suriye ve Lübnan ilkokullarında okutulan ikinci ve üçüncü sınıf ders
kitaplarının eşdizimsel örüntüleme yöntemi ile karşılaştırılması yapılırken, metinlerde
sunulan kavram dünyalarından hareketle, hem farklı siyasal rejimlerle yönetilen Arap
ülkelerinin kendi aralarındaki hem de bu ülkelerle Türkiye arasındaki ortak ve farklı yönlerin
belirlenip değerlendirilmesi hedeflenmektedir.

PROF. DR. AHMET TURAN ARSLAN İLE ARAP DİLİ VE BELÂGATİ OKUMALARI ÜZERİNE

PROF. DR. AHMET TURAN ARSLAN İLE
ARAP DİLİ VE BELÂGATİ OKUMALARI
ÜZERİNE...
Bir ilim dalı olarak Arap Dili ve Belâgati nedir?
Önce, ülkemizde İslâmî ilimleri öğrenmek isteyenlere
rehberlik edecek, yol gösterecek ve yardımcı olacak böyle bir
çalışmaya teşebbüs ettiğiniz için sizleri tebrik ederim. Çünkü bir
yolun başlangıcında olanlara yolun işaret taşlarını göstermek çok
değerli bir iştir. Asırlardır ilim yolcularının yolunu aydınlatmak
için kitaplar telif eden saygıdeğer âlimlerimiz bu uğurda
hayatlarını harcamışlardır. Bu vesile ile onların hepsini rahmet ve
minnetle anıyor, saygılarımı sunuyorum.
Herkesin bildiği bir gerçektir ki, Allahu Teâla Kuran-ı
Kerim’i Arap dili ile indirmiş; Resul-i Ekrem (s.a.v) Efendi- miz
de bu dille konuşmuş, Allah’ın kitabını bu dille açıkla- mıştır.
Binâenaleyh Arapça insanlığı dalâletten hidâyete, karanlıktan
aydınlığa çıkaran mukaddes kelâmın dilidir. Bir insan ve bir
Müslüman olarak bizim vazifemiz de kelâm-ı ilâhîden murâd-ı

Harfi Tarif, Şemsi Harfler ve Kameri Harfler

Harfi Tarif, Şemsi Harfler ve Kameri Harfler



Harf-i Ta’rif (حرف التعريف)
İsimlerin başına gelen “belirtme edatı” ( ال ) dır.
Bir isimde aynı anda hem harf-i tarif hem de tenvin bulunmaz. Çünkü harf-i tarif isme belirlilik, tenvin ise belirsizlik katar.

(belirli) kalem القلم (herhangi) bir kalem قلم
(belirli) defter الدفتر (herhangi) bir defter دفتر
Harf-i tarifli isimler “marife” (المعرفة) , tenvinli isimler ise “nekre” (النكرة) olarak isimlendirilir.

ŞEMSİ VE KAMERİ HARFLER (الحروف الشمسية و الحروف القمرية)
Arapçada harfler şemsi ve kameri olmak üzere ikiye ayrılır:

1- Şemsi harfler (الحروف الشمسية)

ABBÂSÎLER DÖNEMİ TERCÜME FAALİYETLERİNİN ARAP EDEBİYATINA ETKİSİ

Özet: Tarihte her medeniyet, bilgi ve kültür birikimini önceki medeniyetler­den veya aynı dönemdeki medeniyetlerle iletişim ve irtibat kurmak suretiyle kendi dillerine nakl ve tercüme yoluyla aktarmışlardır. Bilgi aktarımında en önemli rolü, tercüme faaliyetleri yapar. Milletler, kendi bilgilerini, tercüme faaliyetleri ile elde ettikleri bilgilerle kaynaştırarak yeni ürünler elde ederler. Emevîlerle başlayıp, Abbâsîlerde zirveye ulaşan tercüme faaliyetleri vasıta­sıyla İslâm dünyasına giren felsefe, mantık ilmi ve Aristo’nun Poetika ve Retorik adlı eserleri ile Fars ve Hint kültürlerinden yapılan tercümelerin Arap edebiyatına metodolojik içerik yönünden önemli etkileri olmuştur. Ede­biyatın, belâgat, şiir, edebî tenkit ve nesir alanlarında kavramlar ortaya ko­nulup, tarifleri yapılmış, konular sistematik halde tasnif edilmiştir. Edebiyat, tabiîlik devresinden sanat ve ilim dönemine geçiş yapmıştır.
Anahtar kelimeler: Tercüme faaliyetleri, Arap edebiyatı, etki.

OSMANLI ÂLİMLERİNİN ARAP BELAGATİNE DAİR ESERLERİ

Özet
Bu makalenin konusunu Osmanlı âlimleri ve bunların Arap belâgatine
dair eserleri teşkil etmektedir. Bu dönemlerde şerh, haşiye ve talik adı
altında yapılan çalışmaların telif eserlerden çok daha fazla olduğu
görülüyor. Sözü edilen bu eserlerde, üzerinde çalışma yapılan metnin
yeniden yorumlanıp açıklanması, bazen de farklı bir seviyede yeniden
yapılandırılması hedeflenmiştir. Buna bağlı olarak bu çalışmalar genel
olarak asıl metin kadar hatta bazen daha çok ilgi görmüştür. Makalede bu
çerçevede Osmanlı döneminde yaşamış ve Arap belagati sahasında eser
vermiş Osmanlı âlimleri ile onların Arap belagatine dair eserlerinin ismi
verilmiştir.
Anahtar Kelimeler: Osmanlı, belagat, âlim, eser.
The Ottoman scholars’s Works on Arabic Rhétorique
Summary: The subject of this article is to mention the Ottoman
scholars who have works on Arabic rhétorique. During this period it is
observed that the commentary works under the subject-matters of

Muhtelif Nev’de Hadisler ARAPÇA TÜRKÇE HADİS Buhari Müslim

Başlık: İLAVELER BÖLÜMÜ

Konu: Muhtelif Nev’de Hadisler
Ravi: İbnu Abbas
Hadisin Arapçası:

ZAMİRLER (4)

ZAMİRLER (4)

Not: 1) Bu zamirlerin başına harf-i cerr gelince mecrûr olurlar. علَيَّ ، لَكُمْ ، عَنْهُ gibi.

Rabbimiz buyurdu:

رَّبَّنَا عَلَيْكَ تَوَكَّلْنَا وَإِلَيْكَ أَنَبْنَا وَإِلَيْكَ الْمَصِيرُ

“Rabbimiz yalnız Sana tevekkül ettik, yalnız Sana yöneldik ve dönüşümüz de yalnız Sanadır.” (Mümtehine: 4)

Âyette, başına harf-i cerr gelmiş olan zamirler mecrûr’dur.

رَّبَّنَا ‘daki نَا zamiri muzâfun ileyh olduğu için mahallen mecrûr, تَوَكَّلْنَا ve أَنَبْنَا ‘daki نَا zamirleri mahallen merfû’dur.

2) Mütekellim yâ’sı sâkin ve meftûh okunabilir. Ama üst tarafı “elif” ya da “sâkin yâ” olursa meftûh okunur. عَصَايَ “değneğim”,بُنَيَّ - بُنَيْيَ “oğulcuğum, yavrucuğum” gibi.

3) Mütekellim zamiri olan ي , fiillere bitiştiği zaman, fiilin son harfi ile kendisi arasına vikâye (koruma) nûn’u denilen bir “nûn” gelir. Bu “nûn”, fiilin son harfini kesre olmaktan koruduğu için koruma nûn’u adını almıştır. اللَّهُ خَلَقَنِي “Allah beni yarattı” gibi.

mazi meçhul

- Malum mazi fiil: Türkçe'deki etken fiile Arapça dilinde Malum Fiil "الفِعْلُ المَعْلُومُ" denir. Faili/Öznesi anılan fiil etken fiildir.

Örnek:
فَتَحَ الطَّالِبُ البَابَ Öğrenci kapıyı açtı
Cümlede فَتَحَ fiilinin faili/öznesi olan الطَّالِبُ anılmıştır/belirtilmiştir, فَتَحَ fiiline ekten fiil denir. Çünkü öznesi bellidir.

- Meçhul mazi fiil: Türkçe'deki edilgen fiile Arapça dilinde Meçhul Fiil "الفِعْلُ المَجْهُولُ" denir. Faili/Öznesi anılmayan fiil meçhul fiildir.

Örnek:
فُتِحَ البَابُ kapı açıldı
Cümlede فُتِحَ filinin faili/öznesi anılmamıştır/belirtilmemiştir, فُتِحَ fiiline meçhul fiil denir. Çünkü Faili/Öznesi belli değildir.
Ve bu kalıp mazi fiilin meçhulü sürekli فُتِحَ şeklinde harekelenir.

Özet olarak, anlam ve harekeleme farkı şu şekildedir:

Mazi Meçhul Mazi Malum

كُتِبَ - yazıldı ------------------------------ كَتَبَ - yazdı

أُدْخِلَ - sokuldu ----------------------------- أَدْخَلَ - soktu

FİİLLER (الأفعال)

FİİLLER (الأفعال)

Belli bir zaman ya da durumdaki olaya delalet eden kelimelerdir.
ZAMAN AÇISINDAN FİİLLER

Zaman açısından fiil mazi, muzari ve emir olmak üzere üçe ayrılır.

Mazi Fiil:

Geçmiş zamandaki bir durum veya olaya delalet eden kelimedir.Çekimi şu şekildedir;


Mazi fiil çekim tablosu

Çoğul

İkil

Tekil



كَتَبُوا

كَتَبَا

كَتَبَ

Müzekker III. Şahıs

كَتَبْنَ

كَتَبَتَا

كَتَبَتْ

Müennes III. Şahıs

كَتَبْتُمْ

كَتَبْتُمَا

كَتَبْتَ

Müzekker II. Şahıs

كَتَبْتُنَّ

كَتَبْتُمَا

كَتَبْتِ

Müennes II. Şahıs

كَتَبْنَا

كَتَبْنَا

كَتَبْتُ

I. Şahıs
Muzari Fiil

Şimdiki ya da gelecek zamadaki bir duruma delalet eden fiildir (Türkçe’de geniş, zaman, şimdiki zaman veya gelecek zaman ile karşılanabilir.)

Muzari fiil, mazi fiilin başına muzarilik harflerinden birinin ( ا، ت، ي، ن ) dörtlü fiilde dammeli, diğerlerinde fethalı] olarak getirilmesiyle elde edilir.

Örneğin:

Mazi fiil

Muzari fiil