Arap Dili
Arap Dili Arap Dili
Kuran'da Geçen Kelimeler ve Anlamları 8
YUNUS SURESİ
1- عود dönüş
2- تلقاء kendi
3- عصف şiddetli rüzgar esmesi
4- موج deniz dalgası
5- رهق bulaşmak, yetişmek
6- قَتَرٌ toz
7- لفت –e çevirmek
8- طمس helak etme
Arapça Tercüme Teknikleri 4
Arapça Tercüme Teknikleri
C- MEFULÜN BİH
* Meful fiil cümlesinin üçüncü öğesidir. Fiilin yaptığı işten etkilenen lafızdır veya cümlede yapılan işin olayın tesir ettiği öğedir. Bu bir şahıs olduğu gibi herhangi bir olayda olabilir.
* Türkçe’de tümlecin karşılığıdır veya nesenin mukabilidir.
* Arapça’da mefuller Türkçe’ye ismin “i” veya “e” halleriyle tercüme edilebilirler.
- كتبت الواجب “Ödevi yazdım.” قرأت الكتاب “Kitabı okudum.” سافرت إلى الأردن “ Ürdün’e gittim.”
II- Fiil cümlesinin Arapça’dan Türkçe’ye tercüme teknikleri
* Fiil cümlesi basit ve mürekkep olmak üzere iki kısma ayrılır.
* Arapça fiil cümlesinin yapısı genelde Fiil + Fail + Meful sırası şeklindedir.
قرأ التلميذ الدرس “Öğrenci dersi okudu.” örneğinde olduğu gibi..
* Türkçe’de fiil kökenli yüklemle gelen cümle yapısında: Özne (Fail) + Tümleç (Meful) + Yüklem (Fiil) dizimi söz konusudur. “İhsan namazını kıldı.” gibi.
Önemli Arapça Notları 2
MAZİ MALUM:
Mazi malum üç şekil üzere bulunur:
1) فَعَلَ kalıbında gelir. كَتَبَ gibi.
2) فَعِلَ kalıbında gelir. عَلِمَ gibi.
3) فَعُلَ kalıbında gelir. كَبُرَ gibi.
Üç şekli birbirinden ayıran ikinci harfin harekesidir. Birinci ve üçüncü harf üç şekilde de üstündür.
Dikkat:
Bir fiili mazi harekeli ise harekesine bakarak hangi kalıptan geldiğini anlarız. Eğer harekesi yoksa nasıl okunacağını sözlükten öğreniriz.
فَعَلَ kalıbında bulunan كَتَبَ mazifiilin çekimi şöyledir:
جَمْعٌ Çoğul تَثْنِيَةٌ İkil مُفْرَدٌ Tekil
كَتَبُوا كَتَبَا كَتَبَ مُذَكَّرٌ Eril غَائِبٌ
كَتَبْنَ كَتَبَتَا كَتَبَتْ مُؤَنَّثٌ Dişil
كَتَبْتُمْ كَتَبْتُمَا كَتَبْتَ مُذَكَّرٌ Eril مُخَاطَبٌ
كَتَبْتُنَّ كَتَبْتُمَا كَتَبْتِ مُؤَنَّثٌ Dişil
كَتَبْنَا كَتَبْتُ مُتَكَلِّمٌ
فَعَلَ kalıbında bulunan ضَرَبَ mazi fiilin çekimi şöyledir:
جَمْعٌ Çoğul تَثْنِيَةٌ İkil مُفْرَدٌ Tekil
ضَرَبُوا ضَرَبَا ضَرَبَ مُذَكَّرٌ Eril غَائِبٌ
ضَرَبْنَ ضَرَبَتَا ضَرَبَتْ مُؤَنَّثٌ Dişil
THE EMERGENCE AND DEVELOPMENT OF MODERNISM IN CONTEMPORARY ARABIC POETRY (1798-1950)
SALİH TUR / Şarkiyat Mecmuası Sayı 25 (2014-2) 209-231 209
THE EMERGENCE AND DEVELOPMENT OF
MODERNISM IN CONTEMPORARY
ARABIC POETRY (1798-1950)
نشأة حركة الحداثة وتطورها في الشعر العربي الحديث (1950-1798(
Salih TUR*
Abstract: This study has reviewed, the renovation movement in Arabic
poetry ever since it was started by Mahmoud Sami al–Baroudi until the
days the free verse movement as manifested in the poetry of Nazek al–Mela’ika,
Badr Shaker al–Sayyâb, and Abdul wahhâb al-Bayyâtî.
The study also pointed to the repercussions of Napoleon’s campaign
against the Arab region because it showed what extent this area was deeply
sinking in backwardness, further it– threw light on the need for renovation
even if it came from the west.
Modern poets believed that, it was necessary to regain firstly the language
and rhetoric of writers and poets of Abbasid period to get rid of
weakness in the poetry. Then, once language has got back its vividness and
TÜRKİYE’DE ARAPÇA SÖZLÜ ANLATIM EĞİTİMİ, ZORLUKLARI VE BAZI ÇÖZÜM ÖNERİLERİ
TÜRKİYE’DE ARAPÇA SÖZLÜ ANLATIM EĞİTİMİ,
ZORLUKLARI VE BAZI ÇÖZÜM ÖNERİLERİ
Sevim ÖZDEMİR*
Öz
Türkiye’de Arapça, üniversitelerde, bazı özel eğitim merkezlerinde ve İmamHatip Liselerinde okutulmaktadır. Biz bu kurumlardan üniversitelerde okutulan
Arapçanın durumunu ele alacağız.
Üniversitelerde okutulan Arapçayı iki kısımda ele almak mümkündür. Birincisi,
İlahiyat Fakülteleri Hazırlık Sınıflarında okutulan Arapça, ikincisi ise Arap Dili
Eğitimi ve Arap Dili Filolojisi bölümlerinde okutulan Arapça.
Ancak yukarıda adı geçen bölümlerde verilen Arapçanın amaçlarının farklı
olması sebebiyle verilen eğitim de farklıdır. Örneğin İlahiyat Fakülteleri Hazırlık
Sınıflarında okutulan Arapçanın amacı, üst sınıflarda görülecek olan Kelam,
Hadis, İslam Hukuku, İslam Felsefesi, Tasavvuf, İslam Mezhepleri gibi
derslerde geçen Arapça metinleri anlayabilmek iken, Arap Dili Eğitiminde
verilen Arapçanın amacı, Arapçayı, belağatıyla, edebiyatıyla çok yönlü bir
OSMANLI TÜRKÇESİNDEKİ ARAPÇA ALINTILARDA YAPIMLIK SES DEĞİŞİKLİKLERİ* - İlletli Kökler -
Yalım Kaya Bitigi. Osman Fikri Sertkaya Armağanı,
Ed. Hatice Şirin User – Bülent Gül, Türk Kültürünü
Araştırma Enstitüsü, Ankara, 2013: 1-12.
OSMANLI TÜRKÇESİNDEKİ ARAPÇA ALINTILARDA
YAPIMLIK SES DEĞİŞİKLİKLERİ*
- İlletli Kökler -
Doç. Dr. Özkan ÖZTEKTEN
Ege Üniversitesi
[TÜRKİYE]
Alan malzemeleri ve araştırma teknikleri arasında Osmanlı Türkçesi
metinlerin yer aldığı akademik disiplinlerin lisans ve lisansüstü
öğretimlerinde, Osmanlı Türkçesindeki doğu dillerinden alıntılanmış
sözlerin özellikleri öğretilmektedir ve bu öğretimde, Arapçadan alınma
sözlerin yapısıyla ilgili olarak baştan beri genellikle Arap dilciliğinin ve
gramerlerinin yöntemleri esas alınmaktadır (Ünver 1996). Bu yöntemler ise
bükünlü/bükümlü (Osm. insirâfî; İng. non-concatenative) bir dil olan
Arapçaya özgü vezin ya da bâb adı verilen türetme sistemine dayanır.
Arapçanın hem çekim hem de yapımında kullanılan bu vezinler sisteminin,
Haricî Gelenekte Nahvî ve Lügavî Tefsir -Tefsiru Kitabillahi’l-Aziz Örneği-
Haricî Gelenekte Nahvî ve Lügavî Tefsir
-Tefsiru Kitabillahi’l-Aziz Örneği-
Dr. Hatice Teber
Atıf / ©- Teber, H. (2014). Haricî Gelenekte Nahvî ve Lügavî Tefsir -Tefsiru Kitabillahi’l-Aziz
Örneği-, Çukurova Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, 14 (1), 291-306.
Öz- İslâm’da tefsir hareketine hız veren amillerden biri, İslâm’ın birinci asrından itibaren gerek
dinî ve gerekse siyasî bir anlayışla ortaya çıkmaya başlayan fırkalardır. Haricîlik İslâm’da ilk
ortaya çıkan bir mezhep olma hüviyeti taşıdığından Kur’ân’ı kendi eğilimleri doğrultusunda
yorumlamışlardır. Biz bu çalışmamızda ilk dönem Haricî tefsir geleneğinin önde gelen bir temsilcisi olan Hûd b. Muhakkem el-Huvvârî’ye (ö.280/893 civarı) ait Tefsîru Kitâbillâhi’l-Aziz örne-
ğinde nahvî ve lugavi tefsir anlayışını analiz edeceğiz.
Anahtar sözcükler- Haricî tefsir, lügavî tefsir, semantik
§§§
Giriş
Kur’ân’ın yorumlanmasında öznelliği doğuran temel sebeplerden biri, mezhep,
Kasır (Daraltma)lı Cümle
Kasır (Daraltma)lı Cümle
Bir lafzı, diğer bir lafza tahsis etmek anlamına gelen kasr, çeşitli yollarla yapılmaktadır:
1) Olumsuzluk ve istisna harfleri ile;
مَا...إِلَّا şeklinde yapılan daraltmada إِلَّا harfinden önce gelen kelime, ondan sonra gelen kelimeye tahsis edilmektedir.
مَا شَوْقِيٌّ إِلَّا شَاعِرٌ : Şevki yalnızca şairdir.
مَا شَاعِرٌ إِلَّا شَوْقِيٌّ : Şair olan yalnızca Şevki'dir.
مَا هُوَ إِلَّا عَلِيٌّ : O Ali'den başkası değildir. (Şüpheyi ortadan kaldırmak için kurulmuş bir cümle.)
إِنَّمَا ve أَنَّمَا harfleri de benzer anlamlarda kullanılabilir.
إِنَّمَا شَوْقِيٌّ شَاعِرٌ : Şevki yalnızca şairdir.
2) لا، بَلْ، لَكِنْ harfleri ile;
إِنَّمَا أَنَا مِصْرِيٌّ لَا سُورِيٌّ : Ben sadece Mısırlıyım, Suriyeli değil.
مَا وَضْعُ الإِنْسَانِ فِي غَيْرِ مَوْضِعِهِ عَدْلاً بَلْ ظُلْمٌ : İnsanı layık olduğu yerden başka bir yerde kullanmak adalet değildir, zulümdür.
MANZUM SÖZLÜKLERİMİZDEN TUHFE-İ FEDÂÎ
MANZUM SÖZLÜKLERİMİZDEN TUHFE-İ FEDÂÎ
Halil İbrahim YAKAR•
ÖZET
Manzum sözlükler öğrenim çağına gelmiş çocukların, Türkçe kelimelerin Arapça ve
Farsça karşılıklarını, temel dilbilgisi kurallarını, sayıları, vezinleri kolayca
ezberleyebilmelerini sağlamak için kaleme alınmış, edebî değerlerinden çok öğretici
özellikleriyle ön plana çıkan eserlerdir. Son zamanlarda ortaya konulan çalışmalarla klâsik
Türk edebiyatı içerisinde bir hayli yer işgal ettikleri gözlemlenen manzum sözlükler, hem
metinleri, hem şerhleri hem de Osmanlı eğitim sistemindeki formasyonları itibariyle
değerlendirilmeleri gereken eserler konumundadırlar. Antepli Divan Şairleri adlı
çalışmamızı vücuda getirirken manzum sözlük yazan Antepli şahısların bir hayli yekun
tuttuğunu gördük. Antepli şairlerin yazdığı ve metinleri elimizde bulunan altı manzum
sözlük ve 2 manzum sözlük şerhi mevcuttur. Fedâî’nin H.1044/M.1634’te kaleme aldığı
Muhtelif Nev’de Hadisler ARAPÇA TÜRKÇE HADİS Ebu Davud İbni Mace
Başlık: İLAVELER BÖLÜMÜ
Konu: Muhtelif Nev’de Hadisler
Ravi: Ali İbnu Ebi Talib
Hadisin Arapçası:
وعن علي بن أبى طالب رَضِيَ اللّهُ عَنه قال: ]كَانَ آخِرُ كََمِ رَسُولِ اللّهِ #: الصََّةَ الصََّةَ، اتَّقُوا اللّهَ فِىمَا مَلَكَتْ أيْمَانُكُمْ[. أخرجه أبو داود.
Hadisin Anlamı:
Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’ın son sözü: “Namaz! Namaz! Sağ ellerinizin sahip olduğu (köleler) hakkında Allah’tan korkun!” olmuştu.
Kaynak: Ebu Davud, Edeb 133, (5156), İbnu Mace, Vesaya 1, (2698)
Önemli Arapça Notları 4
3-İSİMLERDE TEKLİK, İKİLİK, ÇOKLUK (Müfret-Tesniye-Cemi)
A-Teklik isim (Müfret): Tek bir varlığı gösterir:
Çocuk طفل adam رجل ev بيت
B-İkilik isim (Müsenna): İki varlığı gösterir. Müfret ismin sonuna ا ن eklenerek yapılır.
İki kalem قلمان ß bir kalem قلم
İki mektep مدرستان ß bir mektep مدرسة
C-Çokluk ismi (Cemi): Aynı cinsten birçok varlığı gösterir. Üç bölümde incelenir.
1-Cemi Müzekker Salim: Erkek olan veya sayılan varlıkların isimleri, sonlarına ون eklenerek çoğul yapılır.
Öğretmenler معلمون ß Öğretmen معلم
2-Cemi Müennes Salim: Dişi olan veya sayılan bir varlığı gösteren ismin sonuna ات eklenerek çoğul yapılır.
Hanım öğretmenlerمعلمات ß Hanım öğretmen معلمة
3-Cemi Mükesser: Tekil kelimenin yapısı, biçimi değiştirilerek elde edilen çokluktur.
Kalemler قلم -> قلمان -> اقلام
Bazı cemi isimlerin kendi cinsinden müfredi yoktur. Bu çeşit isimlere “Cemi isim” denir.
Ordu جيش Kavim قوم
4-TESNİYE VE İRABI (ref=ötre , nasb=üstün ve cer=esre hali)
"...nedir?, ...nerededir?" - “ماذا عن...؟”
مَاذَا عَنْ...“
تعبير ”مَاذَا عَنْ...“ مهم جدا في المحادثة والترجمة، ولذا استخدم هذا التعبير في الأمثلة واطلب من الدارسين أن يستخدم هذا التعبير في جملة مختلفة من عنده، حتي نستفيد منها جميعا، وشكرا للجميع،...
”مَاذَا عَنْ...“ kalıbının kullanımına örnek cümleler:
١- هَذَا كِتَابُ المُحَادَثَةِ وَ مَاذَا عَنْ كِتَابِ البَلاَغَةِ؟
٢- هَذَا بَيْتُ سَمِيرَةَ وَ مَاذَا عَنْ بَيْتِ زَيْنَبَ؟
٣- هَذِهِ مَعْلُومَاتٌ عَنْ لُبْنَانَ وَ مَاذَا عَنْ سُورِيَا؟
1- Bu konuşma kitabıdır, belagat kitabı nerededir?
2- Bu Semir’in evidir, Zeyneb’in evi nerededir?
3- Bu bilgiler Lübnan hakkındadır, Suriye hakkında bilgiler nelerdir?
”مَاذَا عَنْ...“ kalıbına dikkat edin lütfen!
Arkadaşlar, sizlerde bu kalıbın kullanımı aşağıdaki cümlelerden öğrendikten sonra ilave örnek cümleler oluşturarak tercümesini yapabilirsiniz.
Örnek cümleler oluştururken fiilleri, özneleri değiştirerek, çoğul, eril dişil kiplerde kullanmayı deneyebilirsiniz.
الأفعال
التوضيح
الأفعال ثلاثة أقسام: الفعل الماضي، والمضارع، والأمر
الفعل الماضي
هو فعلٌ يدل على حدوث الفعل في الزمن الماضي أي قبل زمن التكلم . وعلامته دخول تاء الفاعل ، أو تاء التأنيث .
وهو يبنى على الفتح ( الظاهر أو المقدر ) إلا إذا اتصل بآخره ضمير رفع متحرك فيبنى على السكون . ضمير الرفع المتحرك (تاء الفاعل ، ونون النسوة ، ونا الدالة على الفاعلين)
ويبنى على الضم إذا اتصل به واو الجماعة .
أمثلة :
تذكرتُ من يبكي علي فلم أجد سوى السيفِ والرمح الرديني باكيا
فقـلتُ له لمـا تمطى بصلـبه وأردفَ أعـــجازاً وناءَ بكلكل
( وجاؤوا اباهم عشاء ) ( قالوا ياأبانا )
نحروا ضحاياهم وسال دماؤها وأنا المتيم قد نحرت فؤادي
إعراب الأفعال السابقة :
أنعمنا : مبني على السكون .
أعرض : مبني على الفتح الظاهر .
نأى : مبني على الفتح المقدر على آخره منع من ظهورها التعذر .
شئنا : مبني على السكون لاتصاله بـ(نا) الدالة على الفاعلين .
أوحينا : مبني على السكون لاتصاله بـ(نا) الدالة على الفاعلين .
يئسن : مبني على السكون لاتصاله بنون النسوة .
بلغن : مبني على السكون لاتصاله بنون النسوة .
الفعل اللازم والمتعدي
الفعل اللازم و المتعدي
تفتح الزهر طوى الخادم الثوب .
ثار الغبار . أكل الثعلب دجاجة .
جميع الجمل في القسم الأول مركبة من فعل وفاعل لا غير . وجميعها في القسم الثاني مركبة من فعل وفاعل ومفعول به
ولو حاول إنسان أن يضيف إلى كل جملة من جمل القسم الأول مفعولا به حتى تصير الجمل في القسمين متشابهة لوجد أن ذلك غير مستطاع
لأن الأفعال في القسم الأول قاصرة لا يتعدى عملها رفع الفاعل إلى نصب المفعول به ؛ ولذلك تسمى أفعالا قاصرة ، أو لازمة ، أما أفعال القسم الثاني
فليست قاصرة ؛ لأن عملها يتعدى رفع الفاعل إلى نصب المفعول به ؛ ولذلك تسمى أفعالا متعدية .
القواعد
الفعل ينقسم قسمين لازم ومتعد .
الفعل اللازم هو ما لا ينصب المفعول به ، والفعل المتعدى هو الذي ينصبه .
أقسام المتعدي
الأمثلة
زرع الفلاح القصب ظننت الجو معتدلا .
أطفأ الهواء المصباح رأيت الصلح خيرا .
***********************************************
أعلمت الطغاة الظلم وخيما .
أنبأني الرسول الأمير قادما
البحث
ARAP EDEBİYATINDA TARİHÎ ROMANIN ORTAYA ÇIKIŞINDA MİLLİYETÇİLİK DÜŞÜNCESİNİN ETKİSİ
Süleyman Demirel Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi Yıl: 2015/2, Sayı:22, s.185-202.
Journal of Süleyman Demirel University Institute of Social Sciences Year: 2015/2,Number:22,p.185-202.
ARAP EDEBİYATINDA TARİHÎ ROMANIN ORTAYA
ÇIKIŞINDA MİLLİYETÇİLİK DÜŞÜNCESİNİN ETKİSİ1
Nevin KARABELA
Feyzettin EKŞİ
ÖZET
XIX. ve XX. yüzyılda dünya genelinde olduğu gibi Arap
coğrafyasında da büyük değiĢimler meydana gelmiĢtir. Fransız Ġhtilali‟nin
etkisiyle ortaya çıkan milliyetçilik akımı XIX. yüzyılın ikinci yarısından
itibaren Arap dünyasını etkisi altına almaya baĢlamıĢtır. BaĢlangıçta Suriye
ve Lübnan vilayetlerinde Hıristiyan orta sınıf arasında görülen Arap
milliyetçiliği düĢüncesi zamanla bölgenin geneline yayılmıĢtır. Bunun
sonucu olarak Arap dili, tarihi ve edebiyatı alanındaki çalıĢmalar hareketlilik
kazanmıĢtır. Bu dönemin önde gelen edip ve yazarlarından biri olan Corci
Zeydan, Ġslam tarihi ile ilgili kaleme aldığı yirmiyi aĢkın eserle Arap tarihi