EL-EZHER ÖZELİNDE KLASİK ve MODERN EĞİTİM

db14/1
Dinbilimleri Akademik Araştırma Dergisi
Cilt 14, Sayı 1, 2014
ss. 167 -189
EL-EZHER ÖZELİNDE
KLASİK ve MODERN EĞİTİM
Mustafa KIRKIZ*
Özet
Emevî ve Abbâsî'lerden sonra h.358 yılında Mısır'a hâkim olan Fatımiler 259-
362 yılları arasında el-Ezher camisini inşa etmiştir. Kısa bir müddet sonra burası
halkı Şialaştırmak için ders halkaları merkezi haline gelmiştir. Eyyûbiler döneminde Şi‘a düşüncesini çürütmek için, el-Ezher, alternatif medreselerle zayıflatılmıştır. Memluk’ler zamanında eski etkinliğine yeniden kavuşturulan el-Ezher
Osmanlı döneminde eğitim bağlamında fazla ilerleme kaydedememiştir. 1805 yı-
lında Mehmet Ali’nin Mısır’a vali olmasından itibaren el-Ezher âlimleri tecdit hareketine öncülük etmiştir. Bu âlimler, aynı zamanda 1826’da Avrupa’ya gönderilen hoca ve öğrencilerin içinde yer almışlardır. Mısır’da 1872'den başlayarak
1930’a kadar kapsamlı bir yenilenme hareketi görülmüştür. Bu yenilenmeden elEzher dolaylı olarak etkilenmiştir. 1930 yılından itibaren klasik medrese formundan modern okul ve fakülte düzenine geçmiştir. Dini program içerikli üç fakülteyle başlayan el-Ezher, zamanla yeni fakülteler bünyesine ekleyerek 58 fakülte ve 25 araştırma merkezi haline gelmiştir. . Günümüzde 115 ayrı devletten
Müslüman öğrenci kabul eden 15883'ü yabancı olmak üzere 310392 öğrenciye
eğitim veren dünyanın en büyük üniversitelerinden biridir.
Anahtar Kelimeler: el-Ezher, üniversite, eğitim-öğretim, Fustât, tecdit, ezbercilik.

Classic and Modern Education in al-Azhar
Abstract
The Fatimids took the control of Egypt in 358 Hijri year after the dominance of
the Umayyad and Abbasid, and built Al-Azhar mosque in the years 259 - 362. After a short period of time, the Fatimids used Al-Azhar mosque as study circles
centre to shiitenize the people. To refute the Shia thought, Al-Azhar mosque was
undermined by alternative madrasas during the Ayyubid period. In the reign of
the Mamluks, Al-Azhar became study circles centre again. There was no progress
in education during the Ottoman period. Al-Azhar scholars became the pioneers
of the renewal movement since 1805 when Mehmet Ali became the governor of
Egypt. Most of the students and scholars sent to Europe in 1826 consisted of
* Doç.Dr., Bingöl Üniversitesi İlâhiyat Fakültesi Arap Dili ve Belagati Anabilim Dalı,
mkirkiz@hotmail.com.
MUSTAFA KIRKIZ
DİNBİLİMLERİ AKADEMİK ARAŞTIRMA DERGİSİ CİLT 14 SAYI 1
168| db
those Al-Azhar scholars. Starting from 1872 until 1930, the education system in
Egypt went through a renewal process. Education at Al-Azhar was indirectly affected during this renewal process. Starting from 1930, Al-Azhar began to have a
modern school and university/faculty system instead of the classical madrasah
system. Starting with three faculties with Islamic studies curriculum, Al-Azhar
has reached 58 faculties and 25 research centres by adding new faculties or research centres every passing year. Today, Al-Azhar University, which accepts
oversea Muslim students from 115 different states and has overall a population
of 310,392 Muslim students including 15,883 oversea students, is one of the
largest universities in the world in terms of the student population it accommodates.
Key Words: Al-Azhar, university, education, Fustât, renewal, learning by rote.
Giriş
Fatımilerden önce Mısır’da Abbâsî hilafetine bağlı İhşîdî Devleti’nin varlığı devam ediyor görünse de gerçekte siyasi bir oluşumdan öteye geçmiyordu. Abbâsî hilafetine bağlı bu devlet, Mağrib’de
909 yıllarında kurulan Fatımî devleti tarafından tarih sahnesinden
silindi 358/969. İşte el-Ezher Üniversitesi ilk olarak Fatımî Halifesi
el-Mu‘izz li-Dinillah’ın komutanı olan Cevher es-Sıkillî tarafından
359/970-362/973 seneleri arasında büyük bir cami şeklinde inşa
edildi.1 Başlangıçta ibadet amaçlı bir mekân olarak hazırlansa da
bir müddet sonra öncelikle Şia âlimi Ebu’l-Ferec Yakûb’un, Şia’nın
İsmailiyye kolunun düşüncelerini öğretmek ve yaymak üzere içinde
ders halkaları kurduğu bir yer haline geldi.2 Halkın yoğun kabulüne
mazhar olan bu ders halkaları, daha önce Mısır halkına ‘Amr b. ‘As,
İmam-ı Şafii ve İbn Tolon camilerinde düzenlenen ilmi dersleri hatırlatarak büyük bir etki yapmıştır. Ebu’l-Ferec Yakûb’dan sonra
Benî Nu‘mân ailesi el-Ezher camisindeki eğitim-öğretime aynı prensiplerle devam etmiştir.3
Benî Nu‘mân ailesinden bir müddet sonra Vezîr İbn Kıls daha
özgür ve resmiyetten uzak bir şekilde el-Ezher’de ders halkaları
oluşturmaya başladı ve kısa bir müddet sonra da bu kurumda eği-
1
- ‘İzzuddîn, İbn Esîr Ebi’l-Hasan Ali b. Muhammed, el-Kâmil fi’t-Târih, Dâru Sâdır,
Beyrût, 1979, c. VIII, s. 638-639.
2
- Muhammed Abdulmün‘im, Hafâcî, el-Ezher fi-Elfi ‘Âmin, Mektebetu’l-Kulliyâti’lAzhariyye, Kahire, 1987, c. I, s. 27; Bayard, Dodge, el-Ezher fi-Elfi ‘Amin (trc., Huseyn Fevzî en-Neccâr), el-Heyetu’l-Mısrıyetu’l-‘Amme li’l-Kitâb, Kahire, 2010, s. 22;
Mustafa, KIRKIZ, Medrese ve İlahiyat Kavşağında İSLAMÎ İLİMLER(Medrese Müfredatıyla el-Ezher Müfredatının Karşılaştırılması ), Bingöl Üniversitesi Yayınları, Bingöl,
2013, c. II, s.65.
3
- Tâhâ, Abdulazîz el-Hatip, el-Ezher ve Devruhu fi-Neşri’s-Sekâfe, Dâru’l-İttihâdi’tTe‘âvüniyyi, Kahire, 2010, s. 16.
EL-EZHER ÖZELİNDE KLASİK ve MODERN EĞİTİM
DİNBİLİMLERİ AKADEMİK ARAŞTIRMA DERGİSİ CİLT 14 SAYI 1
db | 169
tim-öğretiminin sağlıklı bir şekilde devam etmesi için 35 âlim gö-
revlendirdi.4 211 sene Mısır’da hüküm süren Fatımiler, bu metotlarını tedrici bir şekilde geliştirerek uygulamaya devam etmişlerdir.
Ne var ki h.569/m.1171 tarihinde Eyyûbiler döneminde Kâdî’lKudât olan Sadruddîn b. Derbâs’ın “bir şehirde iki farklı yerde cuma
namazının kılınmasının caiz olmadığı”na yönelik fetvasıyla cuma
namazının el-Ezher'de kılınması yasaklanmıştır. Bu olay, yaklaşık
98 sene onun kapalı kalmasına neden olmuştur.5 Bu dönemde onda
eğitim-öğretim devam etmekle birlikte yaklaşık 32 ayrı alternatif
külliye açılarak onun gücü zayıflatılmıştır.6 Bununla birlikte elEzher, el-‘Allâme Abdulatîf el-Bağdâdî gibi ünlü bazı âlimlerin tedrisatına ev sahipliği yaptığı gibi, düzenli olarak felsefe ve medeniyet
ilimlerinin tedrisat mekânı olmuştur.7
Eyyûbilerin saltanatına son veren Memluklerin III. sultanı Melik ez-Zâhir Baybars, el-Ezher'in kapısını yeniden cuma namazına
açıp 665/1261 eğitim ve öğretimi de desteklemiştir.8 Böylece elEzher yeniden eski aktivitesine kavuşmuş olsa da Şia’nın eğitim
merkezi olma özelliğini yitirmiştir. Diğer taraftan içinde yapılan
tamirattan sonra üstü beyaza boyanmıştır. Yedinci yüzyılın sonları-
na doğru Bağdat ve Kurtuba’da medreselerin kapatılmasıyla elEzher dört bir taraftan gelen Müslümanların ilim karargâhı şekline
gelerek âlimlerin ve öğrencilerin yöneldiği bir eğitim-öğretim merkezi olmuştur.9 Buradaki eğitim öğretim faaliyetleri Mısır’ın hicri
sekizinci ve dokuzuncu asırlarda düşünce hareketini zirveye ulaş-
tırmıştır.10 Bu dönemin el-Ezher için altın devir olarak tarihe geçti-
ğini söylemek yerinde olacaktır. Çünkü Müslümanlar –özellikle
âlimler- her taraftan kaçıp Mısır’a gidiyordu. el-Ezher, bu dönemde
ilmin ana merkezi olarak görev yapıp ferdi de olsa tıp, hendese,
4
- Abdulazîz, eş-Şinâvî, el-Ezher Câmi‘un ve Câmi‘atün, Mektebetu’l-Encilû el-Mısrıyye,
1983, s. 51-52; el-Hatîb, a.g.e, s. 17-18.
5
- Hilmî, en-Nemnem, el-Ezher eş-Şeyh ve’l-Meşîha, el-Heyetu’l-Mısrıyetu’l-‘Amme li’lKitâb, Kahire, 2012, s.19-20.
6
- Şemsuddîn, ez-Zehebî Ebu Abdillah Muhammed b. Ahmed b. Osmân b. Kaymaz,
Siyer-u ‘Elami’l-Nubelâ, (thk. Şuayb el-Arnavuti başkanlığında heyet) Muessesetu’rRisâle, 1985, c.I, s. 14; Muhammed Salih, el-Ğursî, İslâhu’l-Medâris, Dâru’r-Ravda,
trs., s. 37.
7
- Cemâluddîn, el-Kafatiy Ebu’l-Hasan Ali b. Yusuf, İnbâhu’r-Ruvvât ‘alâ Enbâhi’nNuhât, el-Mektebetu’l-‘Unsiriyye, Beyrût, 1424, c. I, s.17.
8
- el-Ğursî, a.g.e., s. 38.
9
- Muhammed Abdullah, ‘Anân, Tarîh-u Câmii’l-Azhar, Maba‘at-u Lecneti’t-Telîf, Kahire,
1942, s. 129.
10
-‘ Anân, a.g.e., s. 129.
MUSTAFA KIRKIZ
DİNBİLİMLERİ AKADEMİK ARAŞTIRMA DERGİSİ CİLT 14 SAYI 1
170| db
astronomi, matematik, coğrafya vb… ilimlerin okutulmasına ev
sahipliği yapmıştır.11
el-Ezher uzun ömürlü olması hasebiyle farklı siyasi idarecilerle
karşı karşıya gelmiştir. Memluklardan sonra Yavuz Sultan Selim
923/1517’de Mısır’a girerek el-Ezher hakkında önceden hayal ettiği
düşlerini gerçekleştirmiştir. O, Mısır’a girip idarenin tamamına
hâkim olduktan sonra el-Ezher Camii’ne giderek teberrük niyetiyle
namaz kılmıştır. Hatta Mısır’da kıldığı son cumayı da burada eda
etmiştir.12 Bu sırada kendisine muhalif olan şahıslardan sadece elEzher Camii’ne sığınanları affetmiştir.13 Yavuz, Mısır’da kaldığı sekiz ay boyunca el-Ezher’de imamlık yapmış ve bu kuruma nakdi
hibede bulunmuştur.14 Diğer taraftan Osmanlı valileri onun geniş-
lemesi ve tamiratına büyük önem vermişlerdir. Emîr Abdurrahman
Kethuda’nın yaptığı ekler bu iddiayı destekler niteliktedir. Ayrıca
Tabarisiyye ve Akboğaviyye adında iki medrese ona bağlı olarak
inşa edilmiştir.15
Bu dönemde el-Ezher, bütün Müslümanların ilmi kıblesi durumuna gelmiştir. İslam âleminin dört bir tarafından ünlü âlimler
oraya giderek ders verme yarışına girmişlerdir. Mağripli Şihabuddîn
el-Mukrî ve Şamlı Şeyhu’l-İslam Abdulğanî b. İsmail en-Nablusî gibi
büyük müderrisler söz konusu âlimlerden birkaç tanesidir.16 Ancak
Osmanlı döneminin son zamanlarında ulema arasında bir gevşeme
görülmüş telif bırakılıp daha önce yazılan kitaplar şerh edilmeye
başlanmıştır. Aynı zamanda varsayımlara dayalı bazı düşüncelerin
yazılmasını tercih ettiklerinden ötürü bir gerileme devri yaşandı-
ğından bahsedilmektedir.17
el-Ezher’de Eski Eğitim-Öğretim Merhaleleri
el-Ezher’de Eski eğitim metodu klasik ve basit bir şekilde devam etmekteydi. Bu sistem neredeyse tamamen fıtri olarak takva ve
dine ihtiram temelleri üzerine kurulmuştu. Her şey el-Ezher şeyhi-
11
- el-Hatîb, a.g.e., s. 61.
12
- Dodge, a.g.e., s. 85-86.
13
- Dodge, a.g.e., s. 85.
14
- Dodge, a.g.e., s. 85.
15
- Hafâcî, Muhammed, a.g.e., c. I, s. 115; Seyyîde İsmail, Kâşif, el-Ezher ve Devretun fiNeşri’s-Sekâfeti’l-Arabiyyeti’l-İslamiyye, Nedvetu’l-Medâris fi-Mısır, Silsiletü’l-Tarihi’lMısrıyyîn, Sayı: 51, s. 50.
16
- Abdurrahman, el-Cebertî, ‘Acaibu’l-Âsârfi’t-Terâcimive’l-Ahbâr, Matba‘atu’l-Envâri‘lMuhammediyye, trs., c. I, s. 154-156.
17
- Hafâcî, Muhammed, a.g.e., c.I, s. 117.
EL-EZHER ÖZELİNDE KLASİK ve MODERN EĞİTİM
DİNBİLİMLERİ AKADEMİK ARAŞTIRMA DERGİSİ CİLT 14 SAYI 1
db | 171
nin iki dudağı arasına bırakılmıştı. Şeyh idarî işler ve eğitimin bü-
tün konularında karar verirdi. En küçük öğrenciden en büyüğüne
kadar tüm personel şeyhin emirleri ve buyruklarına bağlı kalarak
eğitim ve öğretimde oluşan sıkıntıları gidermeye çalışırdı.18 O dö-
nemde öğrencilerin el-Ezher’e girişinin ve mezuniyetlerinin belli bir
zamanı yoktu.
Bu dönem eğitim-öğretim açısından üç merhaleye ayrılmaktaydı:
1. İlk etapta öğrenci heceleme, okuma ve yazmayı öğrenirdi.
Ayrıca öğrendiklerinin üzerine uygulama yapabilmesi için tedrici
olarak önce bir cüz Kur’an’ı ezberler, onu yazmak suretiyle öğrendiklerini uyguladıktan sonra ikinci bir cüzü ezberlerdi. Bu şekilde
Kuran’ın tamamını bitirirdi. Öğrenci bu dönemi iki veya üç sene
içinde tamamlayabiliyordu. Bu merhale bittiğinde kişi okumayazmayı öğenmiş ve Kuran’ı da ezberlemiş oluyordu.19
2. Hocanın gözetiminde kompozisyon, kolaydan zora doğru öğ-
retilirken, diğer taraftan fasih Arapçayı konuşuyor ve anlıyor olmasına dikkat edilirdi. Özellikle Kuran’dan okuduğu veya dinlediği
ayetleri anlamasına bakılırdı. Aynı zamanda öğrenci, ezberleyip
anlamını öğrendiği Kuran’ı hayatında uygulamaya çalışırdı. Genelde
öğrenci ikinci merhaleyi on iki yaşlarında bitirmiş olurdu.20
3. Üçüncü devre, alet ve İslami ilimlerin okunmasıyla başlar ve
fen ilimleriyle bitirilirdi. Bu dönem lise ve yüksek okul seviyesinde
olmasına rağmen, diploma verilmez ve devlette herhangi bir vazifeye sahip olunmazdı. Her şey onun kişisel çabasına bağlıydı. Öğrenci
kendi isteğine bağlı olarak kendisini yeterli gördüğü zaman, elEzher camisine veya başka bir mekânın köşesine çekilip ders vermeye başlardı. Öğrenciler onun derslerini beğenip takdirlerine şayan olduysa hocalarından icazet alır, aynı yerde veya başka bir
mekânda tedrisata devam ederdi.21
el-Ezher’de hocalar veya kurum tarafından verilen “icâze”lere
hocanın kendisi özel bazı notlar ekleyebilirdi. Bazen sadece bir ilimle icaze verilirken, bazen de birkaç ilimle alakalı verilir ve öğrencinin konu hakkında yeterli ilmi donanıma sahip olduğu rapor edilir-
18
- el-Hatîb, Tâhâ Abdulazîz, a.g.e., s. 151.
19
- el-Hatîb, Tâhâ Abdulazîz, a.g.e., s. 151.
20
- el-Hatîb, a.g.e., s. 151.
21
- el-Hatîb, a.g.e., s. 151.
MUSTAFA KIRKIZ
DİNBİLİMLERİ AKADEMİK ARAŞTIRMA DERGİSİ CİLT 14 SAYI 1
172| db
di. Aynı zamanda söz konusu belgenin fahri olarak verildiği de gö-
rülmüştür.22 Bu uygulamanın el-Ezher’de ilk asırlardan başlayıp son
zamanlara kadar devam ederek geldiği rivayet edilmektedir.23
Bu eğitim ve öğretim şekli, arada bazı değişiklikler yapılsa da
1865 yılına, el-Ezher için yeni bir eğitim kanunu ortaya konuluncaya kadar devam etmiştir.24 Fransızların Mısır’a girmeleri hem devlet idarecilerini hem de el-Ezher riyasetini uyandırmış ve üniversiteyle ilgili yeni bazı kanunları çıkartarak tecdide sevk etmiştir. Böylece üniversite, tarihinde iki önemli dönem yaşamıştır. Birinci dö-
nem, ilk kuruluşundan Fransızların Mısır’ı istilasına kadarki zamanı
kapsamaktadır. Bu dönemde hocaların öngördükleri metotlar uygulanır ve camiin dört bir yanında farklı âlimler ve farklı ders halkalarında tedrisat yapılırdı. İkincisi ise 1865’den bu güne kadar devam
ederek gelen dönemdir.
İlk dönemdeki eğitim düzeninde, eğitimci istediği konuyu öğ-
renciye anlatırken, kitapların basılmasından sonra öğreticiler metotlarını kitapların öğretilmesi üzerine kurdular. Okutulan kitapların
bir kısmı ilimlerin özetini kapsamaktayken, diğer bir kısmı ise ansiklopedik bir şekilde şerh ve yorum gerektirmeyecek kadar açık
yazılmıştı.25 Bu dönemin en önemli eğitim-öğretim metodu, öğrencilerin kendileriyle hocaları veya kendi aralarında ortaya atılan bir
konuya bağlı olarak geliştirdikleri tartışma üslubuydu. Söz konusu
yöntem bu şekilde devam ederek 1865’lere kadar sürmüştür. Bu
tarihte Mısır hükümetinin Paris’te yabancıları kabul eden heyete elEzher’de okutulan dersleri bir düzen içine sokarak göndermesi elEzher’deki eğitim programını da değiştirmiştir.26
Tecdit ve Sonrası el-Ezher
İlk Kanunlar
Osmanlıların hüküm sürdüğü dönemde el-Ezher kısa süreli
Fransızların idaresinde kalmış olsa da General Kléber’in öldürülmesiyle ortaya çıkan iç kargaşadan sonra Fransızlar Mısır’ı terk etmek
22
- Ahmed, el-Kalkaşandî b. Ali b. Muhammed, Subhu’l-E‘şâ t fi-Sınâ‘ati’l-İnşâ’, elMatba‘atu’l-Emîriyye, Kahire 1917, c. XI, s. 251.
23
- ‘Anân, a.g.e., s. 132-133.
24
- İdâretu’l-Azhar, el-Câmi‘ü’l-Azharu’l-Şerîf, el-Matba‘atu’l-Emîriyye, Kahire, 1933, s. 7-
8.
25
- el-Hatîb, a.g.e., s. 152.
26
- el-Hatîb, a.g.e., s. 152.
EL-EZHER ÖZELİNDE KLASİK ve MODERN EĞİTİM
DİNBİLİMLERİ AKADEMİK ARAŞTIRMA DERGİSİ CİLT 14 SAYI 1
db | 173
zorunda kalmıştır.27 Nitekim onlardan sonra Büyük Muhammed
Ali’nin Mısır’a vali olmasıyla eğitimde köklü bazı değişikliklere gidilmiş ve çağa hitap edecek şekilde Rufa‘a et-Tahtâvî’ sorumlulu-
ğunda yüz kadar öğrenci tıb ve bir kısmı da mühendislik tahsil için
Avrupa’ya gönderilmiştir.28
Osmanlının Fransızları Mısır’dan çıkartmasıyla el-Ezher uleması, eğitim-öğretimde şu iki önemli stratejiyi uygulamaya koydu:
İlk olarak 1872 senesinde âlimlik diplomasının (Şehadetu’l-
‘Alimiyye) birinci, ikinci ve üçüncü derece şeklinde verilmesinin
kararlaştırılması.
İkinci olarak 1911 senesinde el-Ezher’deki eğitim ve öğretimin
birkaç merhaleye bölünmesi ve her merhale için belli bir düzen ve
müfredat oluşturup okutulması.29
Mısır’daki genel tecdit hareketi Fransızların bölgeden kovulmasından sonra başlamıştır. Avrupa’ya gönderilen öğrenciler, birçok
yeniliklerle dönüyordu. Buna bağlı olarak ulema arasında önce
ferdi olarak bazı yenilenmeler olsa da el-Ezher’e bu durum çok yansımıyordu. Ancak devletin yaptığı tecdit, hem bağlayıcı oluyor hem
de daha erken verim alınıyordu. Bu bağlamda dönemin siyasileriyle
el-Ezher’in yetkilileri arasında çağa ayak uydurma anlamında bazı
yeniliklerin yapılması için bir kısım adımlar atılıyordu.
Mısır’da Orta Eğitim ve el-Ezher
Mısır’da 1816’dan itibaren Mehmet Ali yeni bir eğitim yapılanmasına gidip ilkokuldan üniversiteye kadar yeni bir eğitim modeli
benimsemiştir. Zira hem idareciler hem de halk bir anda batı kültü-
rü ve eğitimiyle karşı karşıya kaldığından, çağın gerisinde kaldıklarını ve düşmanlarıyla mücadele edemez olduklarını görüp değişimin acil olarak yapılmasını istediler. Öncellikle devlet yapısının
yeni bir düzene muhtaç olduğunu ve daha sonra eğitim-öğretimin
tanzim edilmesinin gerekliliğini öngördüler. Dolayısıyla Mehmet
Ali, o dönemde el-Ezher’in dine hitap eden bir eğitim kurumu olarak çağdaş gelişmelere cevap veremediğini ve kısa süre zarfında
çağın ihtiyaçlarına cevap verecek konuma getirilmesinin de kolay
olamayacağını görünce, farklı okullar açma gereği duydu. Özellikle
27
- Dodge, a.g.e., s.114-115 ; Kamil, Çolak, Mısır’ın Fransızlar tarafından işgali ve tahliyesi (1798-1801) , SAÜ Fen Edebiyat Dergisi, Sakarya, (2008-II), s. 142-143.
28
- Dodge, a.g.e., s.114-117.
29
- Hafâcî, Muhammed, a.g.e., c. I, s. 181.
MUSTAFA KIRKIZ
DİNBİLİMLERİ AKADEMİK ARAŞTIRMA DERGİSİ CİLT 14 SAYI 1
174| db
Mısırlıların geleceğine hitap edecek tıp, hendese, ziraat, veterinerlik, eczacılık, kimya, maden, yabancı diller, hastane, muhasebe,
mülkiye çiftçilik ve zanaat eğitimi verecek 13 tane medrese açtı.30
Mehmet Ali eğitim-öğretimde tersten başlayarak önce yüksek tahsil
sonra lise ve sonra da ilkokulu tanzim etmeye çalıştı. Ancak alt yapı
hazır olmadığı için yüksek tahsil eğitimini veren okulların bir müddet sonra boş kaldıklarını görünce de şu uygulamalara imza attı:
1. el-Ezher’den yüz tane öğrenci seçerek Kale’de inşa ettiği
hendese okuluna gönderdi.
2. Yeni açılan okulların çoğunda ders verme el-Ezher’in âlimlerine bırakıldı.
3. el-Ezher’in alimleri aynı zamanda ilk, lise ve yüksek okullara
daha önce ders verdikleri kitapları taşıdılar.
4. Tedrisat metodunu yeni okullara götürmek zorunda kaldılar.
5. Arapçaya çevrilen kitapları tashih etmeye el-Ezher âlimleriyle birlikte Mısır’da bulunan yabancı dilleri iyi bilen Suriye uyruklu
Hıristiyan bilginler de katıldılar.31
Yukarıda geçen şartlar doğrultusunda değişime haiz olan yine
el-Ezher öğrenci ve hocaları olmuştur. Mehmet Ali’nin kurduğu
modern okullarda okuması için öğrenciler el-Ezher’den seçildiği
gibi, hoca ve ders kitapları da onun mahsulâtlarından tercih edilmiştir. Bu bağlamda ilk etapta değişim el-Ezher’in o günkü eğitim
kurumunda değil, Mısır’ın genelindeki bütün eğitim kurumlarında
yapılmıştır. Gereken dört materyalden (hoca-öğrenci-kitap-okul)
üçü el-Ezher’den sağlanmasına rağmen ilk tecdit hareketi onun
okullarında değil de Mısır’da genel eğitim veren diğer okullarda
olmuştur.
Tecdit Hareketi ve el-Ezher Âlimleri
el-Ezher âlimlerinin Mısır’ın eğitim-öğretiminde yapılan tecditte büyük hizmetler yaptıklarını söylemek mümkündür. Bunların
başında ilk beşeri tıbbın okutulduğu okula tercüme faaliyetlerinde
tashih edici olarak tayin edilip burada yaklaşık on sene görev yapan
el-Ezher’in önde gelen âlimlerinden Muhammed Umrân el-Hevârîve
ve arkadaşları gelmektedirler. Hatta bu sahada görev yapanların
30
- el-Hatîb, a.g.e., s. 126-129.
31
- el-Hatîb, a.g.e., s.129-131.
EL-EZHER ÖZELİNDE KLASİK ve MODERN EĞİTİM
DİNBİLİMLERİ AKADEMİK ARAŞTIRMA DERGİSİ CİLT 14 SAYI 1
db | 175
askeri rütbelerle onurlandırıldığı ve söz konusu âlimin de yüzbaşı
rütbesine yükseltildiği bilinmektedir. Ona yardımcı bazı âlimlerin
de üsteğmen rütbesiyle görev yaptıkları rivayet edilmektedir.32 Nitekim tercüme ve tashih yapan âlimlere daha fazla ihtiyaç duyulmasından ötürü Mehmet Ali her geçen gün yeni bazı âlimleri görevlendirmek istemiştir. Onların çoğunu da aynı şekilde el-Ezher’e
bağlı olanlar teşkil etmiştir. Netice itibariyle Mehmet Ali, yaptığı bu
yenilenme hareketinde el-Ezher âlimlerinin ortaya koydukları performansı takdire şayan bularak onları ödüllendirmiştir.33
Mehmet Ali, el-Ezher’de yetişmiş âlimlerden gördüklerini takdir
etmekle birlikte hiçbir şekilde bu kurumun eğitim-öğretimine karışmamıştır. el-Ezher, onun döneminde de eski yöntemle öğrencilerini kaydetmiş, müderrislerini de seçerek devam ede geldiği metodunu sürdürmüştür. Buna göre durum ne olursa olsun el-Ezher
âlimleri kendilerini her açıdan ispatlamış ve her tarafta kendilerinden bahsettirmişlerdir. Diğer taraftan orta öğretimde yeni bir merhale katetmek için Batıyı örnek alarak klasik medreselerini düzenlemeye çalışmışlardır. Mehmet Ali’nin açtığı el-Mübtediyân (ilkokul) medreselerinde Arapça ve dini ilimlere verilen fazla önemden
olsa gerek el-Ezher’in program ve müfredatını uygulamaya kondu.
Böylece müderrisler el-Ezher’de okutulan kitapları yeni okullarda
tecrübeli el-Ezher âlimlerinin gözetiminde okutmaya başladılar.
Nitekim bu okullarda görev alan âlimler, el-Ezher’in program ve
müfredatında tecdit yapılması işinde büyük bir çaba harcadılar34.
el-Ezher’de Yapılan Tecdit Kanunları
Mehmet Ali’nin Mısır’da gerçekleştirdiği ilmi hareket hızlı bir
şekilde devam ederken, 1871 yılında Camaluddin el-Afğanî’nin
Mısır’a gelmesi bu kurum için ayrı bir dönüm noktası olmuştur.
Onun el-Ezher için önerdiği bazı projeler kabul görmüş bu doğrultuda bu kurum yeni bazı düzenlemelere tabi tutulmuştur. Zira daha
önce bu kurumun modern anlamda belli bir eğitim-öğretim düzeni
yoktu. Dolayısıyla 1872’den başlayarak değişim için aşağıdaki kanunlar çıkartılmıştır:
32
- el-Hatîb, a.g.e., s. 131.
33
- el-Hatîb, a.g.e., s. 132.
34
- el-Hatîb, a.g.e., s.140-141.
MUSTAFA KIRKIZ
DİNBİLİMLERİ AKADEMİK ARAŞTIRMA DERGİSİ CİLT 14 SAYI 1
176| db
İsmail el-Hıdeyvî döneminde el-Ezherle ilgili ilk değişim, 1872
senesinde “‘Alimiyyet Diploması”nın verilmesinin kabul edilmesidir.
Daha sonra
1875 tarihinde çıkartılan ‘el-Ezher Üniversitesinde Eğitimi Yü-
rütme’ kanunu,
1885 tarihinde çıkartılan ‘el-Ezher Üniversite Öğrencilerin Sayısının Kayıt Altına Alınması’ kanunu,
1888 tarihinde çıkartılan ‘el-Ezher Eğitim Sınavı’ kanunu,
1895 tarihinde çıkartılan ‘el-Ezher Üniversite Yönetimi Oluş-
turması’ kanunu,
1895 tarihinde çıkartılan ‘Ezher Üniversitesinde Öğretim Üyesi
Olmak İsteyenlerin Sınava Tabi Tutulması’ kanunu,
1895 tarihinde çıkartılan ‘el-Ezher Üniversitesi Kadrolarının
Dağıtılması’ kanunu,
1896 tarihinde çıkartılan ‘el-Ezher Üniversitesi’nde Görevli
Olan Hocaların Resmi İlim Elbisesi’ kanunu,
1896 tarihinde çıkartılan ‘el-Ezher Üniversitesi’ kanunu,35
1908 senesinde Mısır’ın ilk, orta, lise ve yüksek okullarında
okutulan müfredat programını ve yabancı dillerin tedrisatını düzenleyen kanun. (Ancak bu kanun 1960’de Şeyh Mahmûd eş-Şaltût
döneminde uygulanmaya koyulmuştur.)
1911 yılında Şeyh Selim el-Beşerî’nin döneminde her dört
mezhebe göre sorumlu birer âlim ve her okula sorumlu bir idare
meclisi atanması kanunu,36
1930’da üç tane farklı fakültenin kurulması kanunları çıkarılmıştır. O güne kadar el-Ezher Üniversitesi halktan kopuk kültürel
bir tedirginlik içinde yaşamaktayken, bu kanunlarla el-Ezher istikrara kavuşturularak halkın sıkıntılarına cevap verecek bir konuma
getirilmeye çalışılmıştır.37
1936’da el-Ezher’de okutulan derslerin tafsilatlı bir şekilde belirlenmesi kanunu çıkarıldı. 1961’de Şeyh Mahmûd eş-Şaltût çıkar-
35
- Hafâcî, Muhammed, a.g.e., c. I, s. 194.
36
- el-Hatîb, a.g.e., s. 155.
37
- el-Hatîb, a.g.e., s. 155.
EL-EZHER ÖZELİNDE KLASİK ve MODERN EĞİTİM
DİNBİLİMLERİ AKADEMİK ARAŞTIRMA DERGİSİ CİLT 14 SAYI 1
db | 177
tılan kanunla üniversitede köklü değişiklikler yaptı. el-Ezher’e yeni
fakülteler ve branşlar eklendi38
Yukarıda geçen kanun maddeleri yaklaşık doksan senede ancak
değişebilmiştir. Aynı zamanda değişiklikler hala sürmektedir. elEzher’de şeyhlik görevine gelenlerden bazılarının bu kanunları
önemsediği ve onların görevde oldukları dönemde gerekli değişikliklerin yapıldığı dikkat çekmektedir. Zira 1870-1963 seneleri arasında 23 tane şeyh değişirken,39 elle tutulur kanun sayısı on dört
tanedir. Buna göre şeyhlerin çoğu tecdit taraftarı değildi.
el-Ezher Üniversitesi’nin Yapısı ve Modern Eğitimi
el-Ezher üniversitesi, ilk ve orta düzeyde kendisine bağlı okullardan kayıt olan öğrencileri kabul etmektedir. Bu üniversite tarihi
süreç içerisinde farklı programlara sahip olmuştur. Yukarıda geçtiği
üzere uzun zaman sadece dini ilimler okutulurken, 1961’den sonra
müspet ilimler de okutulmaya başlanmıştır.
el-Ezher modern eğitime geçtikten sonra, ilk etapta sadece dini
ilimlerde ön plana çıkmıştır. Daha sonra tedrici bir şekilde dini ilimlerin yanında sağlık ve fen bilimlerinden de farklı fakülteleri bünyesinde açılmıştır. Buna göre onun sistemi, dünya üniversite sistemlerinden farklı olarak, merkezi Kahire’de bulanmak üzere Mısır’ın
bütün illerinde ilk, orta ve lise okulları bulunan, birçok ilinde merkezden gelen eğitim-öğretim plan ve projelerini uygulayan bir yapı-
dır. Diğer taraftan Müslümanların vakıf üniversitesi olması hasebiyle, dışarıdan oraya giden Müslüman öğrencilerin orada dini ilimler
içerikli fakültelerde parasız okuma hakkına sahip oldukları, kanunla
belirlenmiştir. Mısırlı olmayan Müslümanlardan diğer sosyal bilimler, fen ve sağlık bilimlerinde eğitim görmek isteyen öğrenciler ise
belli bir harç ödeme karşılığında okuyabilirler. Diğer taraftan Mısırlı
olup Müslüman olmayan bir öğrencinin sosyal ve siyasal durumu ne
olursa olsun, el-Ezher Üniversitesi’nde okuması kanunla yasaklanmıştır.
el-Ezher’de fakülte yapılanması ilk olarak Mısır hükümetinin,
devletin çeşitli kademelerinde -özellikle Arapça öğretmenliğindegörevlendirilmek üzere Dâru’l-‘Ulûm Fakültesi ve Mısır Üniversitesi’ni kurmasıyla gündeme gelmiştir. Bu yapılanma el-Ezher ulemasında yankı uyandırdı. Bunun üzerine onlar isteklerini 1929 yılında
38
- el-Hatîb, a.g.e., s. 155.
39
- el-Hatîb, a.g.e., s.166-168.
MUSTAFA KIRKIZ
DİNBİLİMLERİ AKADEMİK ARAŞTIRMA DERGİSİ CİLT 14 SAYI 1
178| db
henüz yeni seçilmiş olan el-Ezher Şeyhi Muhammed ez-Zevâhirî’ye
sundular. Bunun üzerine Muhammed ez-Zevâhirî, yaptığı yeni deği-
şiklikle el-Ezher’deki yükseköğretimi üç fakülteye ayırdı:
1- Usûlü’d-Dîn Fakültesi,
2- Şerî‘a Fakültesi,
3- Arap Dili Fakültesi,40
Diğer taraftan üniversitedeki ihtisaslaşma alanlarını; ilmi konu
ve sanat olmak üzere iki kısma ayırdılar:
1.İlmi konuda ihtisas, ilmi branşta üstün bir bilgiye sahip olarak eğitim ve öğretimde üstün bir yetenek ortaya koymak,
2. Sanatta ihtisas, vaaz ve irşada yetenekli insanları yetiştirmek
demektir.
Üniversitenin üç ayrı fakülteye ayrılmasıyla öğrencilerin belli
bazı konularda yetişmesi ve bazı ilimlerde uzman olması hedeflenmekteydi. Zira daha önce derslerin fazla oluşu öğrencilerin iyi bir
şekilde yetişmelerine mani oluyordu. Bu taksimattan sonra her öğ-
renci fakültesinde okutulan derslerle ilgilenip daha iyi yetişebiliyordu. Fakültelerdeki öğrencilerin daha iyi yetişmeleri için programlarına uygun bazı dersler eklenmiştir. Fıkhu’l-luğa, psikoloji, eğitim
ve öğretim dersi, felsefe, dinler tarihi, İslam fırkaları, temel kanunlar, siyasi iktisat ve siyasi nizam gibi dersler söz konusu ilimlerin
başında gelmekteydi. Aynı zamanda bazı batı ve doğu dillerinin de
okutulması kararlaştırılmıştı. Bu yapılanma eğitim-öğretime uzun
bir soluk aldırmış olsa da, bir müddet sonra lise kısmında okutulan
derslerin fazlalığından ötürü yeniden şikâyetler yükselmeye başlamıştır. Zira öğrenci okuduğu dersin üzerinde düşünme fırsatını
kaybetmiş oluyordu. Netice itibariyle üniversite, yukarıda sözü edilen kanunla çağdaş bazı ilerlemelere imza atabilmiştir. Nitekim bu
kanunla beraber el-Ezher’de eğitim- öğretimin başlangıcından bitimine kadar dört merhaleye ayrılmıştır:
1. İbtidâi (ilkokul),bu dönem dört senelik bir zamana yayılarak; fıkıh, dinî ahlak, tecvit, Kur’an’ı Kerim’i tekrar etme, tevhit,
Peygamberin sîreti, mutala‘a ve metinleri tekrar etmek, kompozisyon, nahiv, sarf, imlâ, hat, tarih, coğrafya, matematik, uygulamalı
hendese, sağlık tedbiri ve resim dersleri okutuluyordu.41
40
- el-Hatîb, a.g.e., s. 155.
41
- el-Ğursî, a.g.e., s.76.
EL-EZHER ÖZELİNDE KLASİK ve MODERN EĞİTİM
DİNBİLİMLERİ AKADEMİK ARAŞTIRMA DERGİSİ CİLT 14 SAYI 1
db | 179
2. Lise, beş yıla yayılmıştı. Fıkıh, tefsir, hadis, tevhit, Kur’an
tekrarı, nahiv, sarf, belağe (beyân, bedî‘ ve me’ânî), aruz ve kafiye,
mutala‘a ve metin tekrarı, kompozisyon, edebu’l-luğa, matematik,
tarih, fizik, kimya, mantık, coğrafya, ahlak ve vatandaşlık gibi dersler okutuluyordu.42
2. Yüksek tahsil, dört yıla serpiştirilmişti. Yukarıda geçtiği üzere üç ayrı fakülteye ayrılmış ve her bir fakültenin kendine göre
programı ortaya konulmuştur: Usûlü’d-Dîn Fakültesi'nde tevhit
delilleriyle, mantık, münazara, din felsefesi, ahlak, tefsir, hadis,
Arap dili edebiyatı ve tarihi, İslam tarihi, psikoloji ve belagat ilimleri okutulmaktaydı.
Şerî‘a Fakültesi’nde tefsir, hadis metni, ricalı ve mustelahatı,
usûlü’l-fıkıh, İslamî teşri tarihi, karşılaştırılmalı mezhepler tarihi
konuları, teşri hikmeti, Arap dili edebiyatı, belâğat ilimleri ve mantık okutulmaktaydı.
Arap Dili Fakültesi'nde nahiv, sarf, vazi’, mantık, belâğe ilimleri, Arap edebiyatı, Arap edebiyat tarihi, Arapların İslam öncesi tarihi, İslam milletleri tarihi, tefsir, hadis, usul, kompozisyon ve fıkhu’lluğa maddeleri okutuluyordu. Yukarıda saydığımız ilmi maddelerin
her birisinde iki şekilde uzmanlaşıyordu:
Vaaz ve irşat yapması için yetiştirilen âlimler veya şer‘i mahkemelerde görev yapmaları, fetva vermeleri, avukatlık yapmaları
veya dini enstitülerde tedrisat yapmaları için yetiştirilen ilim ehli,
İlmi konularda ihtisas ise, yukarıda geçen fakültelerin birinde
ders vermeleri için yetiştirilen âlimler,43
Yukarıdaki düzenlemeler 1929 ile 1935 yılları arasında Şeyh
ez-Zevâhirî döneminde yapılan tecditlerdir. Şeyh Mustafa elMerâğî, 1935’de göreve geldiğinde büyük bir gayretle tecdit çalış-
malarını devam ettirmiştir. O, 1936’da 26 nolu kanun teklifini, hedefini ortaya koyan bir açıklamayla birlikte devlet yetkililerine takdim etmiştir. 44
Şeyh Mustafa el-Merâğî söz konusu kanunla üniversitede okutulan benzer bazı ilimleri birleştirirken, tedrisat müddetini, diplomaların verilme biçimini, doktora ve okutulan dersleri tafsilatlı bir
42
- el-Ğursî, a.g.e., s. 77.
43
- el-Hatîb, a.g.e., s. 155; el-Ğursî, a.g.e., s.78.
44
- el-Ğursî, a.g.e., s.79.
MUSTAFA KIRKIZ
DİNBİLİMLERİ AKADEMİK ARAŞTIRMA DERGİSİ CİLT 14 SAYI 1
180| db
şekilde düzenlemeye çalışmıştır.45 1960 yılında Şeyh Mahmûd eş-
Şaltût el-Ezher’in içinde okuma enstitüleri kurarak kayıt yapmadan
halkın ilim sahibi olmasını sağlamaya çalışmıştır.46 el-Ezher bu projeyle yeniden halkın ilim merkezi haline gelerek insanları aydınlatmaya başlamıştır.
1961’den sonra Şeyh Hasan Me’mûn döneminde 103 nolu kanun ile el-Ezher’in yeniden tanzim edilmesi önerisi dönemin cumhurbaşkanı Cemal Abdunnasır’a sunuldu. İlk defa bu kadar kapsamlı bir düzenleme teklifi veriliyordu. Zira bu kanunla sosyal bilimlerde olduğu gibi fen ve sağlık bilimlerinde de hizmet verecek yeni
fakültelerin kurulmasına karar verildi.47
Modern Eğitim Kurumu Olarak el-Ezher’in Son Yapısı
el-Ezher Üniversitesi’nin 1930’dan sonra fakülteleşmeye başlaması ve tedrici olarak genişlemiş, farklı şehirlerde değişik branşlarda (2009-2010) eğitim-öğretim yılı itibariyle kız-erkek ayrı olmak
üzere yaklaşık 58 ayrı fakülte açılmıştır. Üniversitede erkek ve kızların ayrı mekânlarda eğitim görmesi, fakülte sayısını artırmıştır.
Söz konusu ayrışma sadece dini ve sosyal dallarda olmayıp aynı
zamanda fen ve sağlık bilimlerinde de sürmüştür. el-Ezher’e bağlı
lise veya dengi okulların diploması olmadan herhangi bir öğrenciyi
üniversite eğitimine kabul etmek mümkün değildir. Bunun yanı sıra
öğrencilerin ilkokuldan başlayarak yaptıkları Kur’an hafızlığı bütün
üniversite eğitimi sırasında fakültelerde takip edilmektedir. Mısır’da
el-Ezher’e bağlı ilk ve orta öğretim okulunun bulunmadığı şehir
yoktur.
el-Ezher’in öğrenci ve fakülte sayısı göz önünde bulunduruldu-
ğunda dünyada ilk sırada aldığı görülecektir. Bu kurum, gün geç-
tikçe farklı alanlarda teknolojik gelişmeleri de göz önünde bulundurarak fakülte sayısını artırmıştır. 1930’da üç fakülteyle başlayan elEzher, şimdilerde aşağıda isimleri zikredildiği üzere fakülte sayısını
58’e kadar yükseltmiştir.
el-Ezher Üniversitesi’nde erkek öğrenciler (Kulliyyetu’l-Benîn)
için Kahire’de yer alan fakülteler şunlardır:
 İlahiyat (Üsulu’d-Dîn) Fakültesi,
45
- el-Hatîb, a.g.e., s. 156.
46
- el-Hatîb, a.g.e., s. 156.
47
- el-Hatîb, a.g.e., s. 157.
EL-EZHER ÖZELİNDE KLASİK ve MODERN EĞİTİM
DİNBİLİMLERİ AKADEMİK ARAŞTIRMA DERGİSİ CİLT 14 SAYI 1
db | 181
 Şeria ve Medeni Hukuk Fakültesi,
 Arap Dil ve Edebiyatı Fakültesi,
 İslam ve Arap Dili Araştırmaları Fakültesi,
 İslam’a Çağrı Fakültesi,
 Tıp Fakültesi,
 Diş Hekimliği Fakültesi,
 Eczacılık Fakültesi,
 Mühendislik Fakültesi,
 Dil ve Çeviribilim Fakültesi,
 Bilimler Fakültesi,
 İşletme Fakültesi,
 Ziraat Fakültesi,
 Eğitim Fakültesi,
 İngilizce Ticaret Fakültesi,
Yukarıda geçen erkekler için Kahire’de hizmet veren fakültelerin aynısı Mısır’ın farklı şehirlerinde de hizmet vermektedir
 İlahiyat (Üsulu’d-Dîn) Fakültesi→ Menûfiyye
 İlahiyat (Üsulu’d-Dîn) Fakültesi→Mansûra
 İlahiyat (Üsulu’d-Dîn) Fakültesi → Zekâzik
 İlahiyat (Üsulu’d-Dîn) Fakültesi→Tantâ
 Arap Dil ve Edebiyatı Fakültesi→ Menûfiyye
 Arap Dil ve Edebiyatı Fakültesi→Mansura
 Arap Dil ve Edebiyatı Fakültesi→ Zekâzik
 Arap Dil ve Arapça Ticaret Fakültesi→Îtây el-Bârud
 Şeria Fakültesi→Tefhenâ
 Şeria Fakültesi→Dımenhûr
 Şeria Fakültesi→Tantâ
 Kur’an-ı Kerîm Fakültsi→Tantâ
 İslam ve Arap Dili Araştırmaları Fakültesi→Dımyât
 İslam ve Arap Dili Araştırmaları Fakültesi→ Dısûk
 İslam ve Arap Dili Araştırmaları Fakültesi→ Dımenhûr
 Tıp Fakültesi→Dımyât
 Eğitim Fakültesi→Tefhenâ48
Yukarıda geçen fakültelerin on beş tanesi Kahire’nin merkezinde, on sekiz tanesi de Mısır’ın farklı şehirlerinde eğitim- öğretime devam etmektedirler. Dolayısıyla aynı isim altında farklı şehirlerde birçok fakülte bulunmaktadır.
48
-el-Hatîb, a.g.e., s. 174-175.
MUSTAFA KIRKIZ
DİNBİLİMLERİ AKADEMİK ARAŞTIRMA DERGİSİ CİLT 14 SAYI 1
182| db
Kahire’de “Kulliyyetu’l-Benât” adı altında aşağıdaki fakülteler
faaliyet göstermektedirler:
 Kız İslam ve Arap Dili Araştırmaları Fakültesi,
 Kız Arap Edebiyat Fakültesi,
 Kız İnsani Araştırma Fakültesi,
 Kız Tıp Fakültesi,
 Kız Dişhekimliği Fakültesi,
 Kız Eczacılık Fakültesi,
 Kız MühendislikFakültesi,
 Kız Arapça Ticaret Fakültesi,
 Kız İngilizce Ticaret Fakültesi,
Mısır’ın diğer şehirlerinde el-Ezher’e bağlı “Kuliyyetu’l-Benât”
adı altında şu fakülteler bulunmaktadırlar:
 Kız İslami Araştırmalar Fakültesi→ Asyot
 İnsanî Araştırma Fakültesi→ Suhâc
 Kız el-Ezher Fakültesi→ Oksor
 İnsanî Araştırma Fakültesi→ Benî Suveyf
 İslam ve Arap Dili Araştırmaları Fakültesi→Mansûre
 İslam ve Arap Dili Araştırmaları Fakültesi→ Borsa‘îd
 İslam ve Arap Dili Araştırmaları Fakültesi→ el-Hânkete
 İslam ve Arap Dili Araştırmaları Fakültesi→ Medinetu’sSadât
 İslam ve Arap Dili Araştırmaları Fakültesi→ İskenderiye
 İslam ve Arap Dili Araştırmaları Fakültesi→ el-Karîn
 İslam ve Arap Dili Araştırmaları Fakültesi→ Dımenhûr
 İslam ve Arap Dili Araştırmaları Fakültesi→ Zekâzîk
 İslam ve Arap Dili Araştırmaları Fakültesi→ Kufru’ş-Şeyh
 Kız el-Ezher Fakültesi→ el-‘Aşır min Ramadan
 İnsanî Araştırma Fakültesi→ Tefhenâ
 Ticaret Fakültesi→ Tefhenâ
 Ev Ekonomisi Fakültesi→ Tantâ 49
el-Ezher’in uygulama hastaneleri de kız ve erkek öğrencilere
göre ayrılmaktadır. ‘Musteşfa’z-Zehrâ’ kız öğrencilerin uygulama
yeri iken, ‘Musteşfâ’l-Huseyn’ el-Ezher Camii’nin yanı başında erkek
öğrencilere uygulama hastanesi olarak hizmet vermektedir. Seyyid
Celâl el-Câmi‘î Hastanesi, Tıp Fakültesi Eğitim Hastanesi, Yeni
49 el-Hatîb, a.g.e., s.176.
EL-EZHER ÖZELİNDE KLASİK ve MODERN EĞİTİM
DİNBİLİMLERİ AKADEMİK ARAŞTIRMA DERGİSİ CİLT 14 SAYI 1
db | 183
Dımyât Üniversite Hastanesi ve Asyot Üniversite Hastanesi olmak
üzere toplam altı tane hastanenin hizmet sunduğu bilinmektedir.50
Yukarıda geçen hastanelerin tamamı el-Ezher Üniversitesi’ne bağlı
olarak bazıları Kahire’nin merkezinde hizmet verirken, diğer bir
kısmı da tıp fakültelerinin bulunduğu şehirlerde hizmet vermektedir.
Yukarıda geçen araştırma hastanelerinin dışında ilgili fakültelere bağlı aktif bir şekilde çalışan yaklaşık 25 laboratuvar ve araştırma merkezi bulunmaktadır.51 Dolayısıyla bu üniversite, ilk etapta
dini ilimlerin eğitim-öğretimi için kurulsa da dini açıdan sadece
Müslümanların, diğer konularda ise halkın bütün kesimine hizmet
eden bir kurum olarak göze çarpmaktadır. Zira Mısır’da bir hayli
Hıristiyan nüfusun bulunduğu ve bunların el-Ezher’de eğitim-
öğretim görmelerinin yasak olduğu bilinmektedir. Ancak el-Ezher’in
eğitim-öğretim dışındaki hizmetleri halkın hepsine açıktır.
Kız öğrencilere yönelik dokuz tane fakülte Kahire’nin içinde ve
on yedi tanesi de Mısır’ın farklı şehirlerinde faaliyet göstermektedir.
Buna göre bayanlara yönelik el-Ezher’e bağlı yirmi altı tane fakülte
bulunurken, erkeklere yönelik ise otuz iki tane fakülte hizmet vermektedir. Diğer taraftan 2009-2010 eğitim-öğretim yılında Kahire’de okuyan erkek öğrenci sayısı 81156 iken, Kahire dışında aynı
yıl 120949 erkek öğrenci tedrisat görmüştür.52 Aynı eğitim-öğretim
yılında el-Ezher’de okuyan tüm erkek öğrenci sayısı 202105 öğrenciye ulaşmıştır. Yine aynı dönemde Kahire’de kız öğrencilerin 2009-
2010 eğitim- öğretim yılındaki sayısı 29858 iken, Kahire dışında
kalan öğrencilerin sayısının ise 78429 olduğu görülmektedir. Buna
göre Kahire’de kız ve erkek öğrenci sayısı toplamı 108287’dir.
Yukarıdaki rakamlar doğrultusunda 2009-2010 yılında eğitim-
öğretim gören erkek ve kız öğrencilerin toplam sayısı 310392 öğ-
renciye ulaşmaktadır.53 Diğer taraftan Kahire’de okuyan erkek öğ-
renci oranı fazlayken, Kahire dışında kalan erkek öğrenci oranı kız
öğrencilere oranla bir hayli düşüktür.
Kahire’nin dışında okuyan kız öğrencilerin oranının daha fazla
olduğu görülmektedir. Bu bağlamda İslamî ülkelerin kız ve erkek
çocuğu okutma konusunda aynı hassasiyetlere sahip olduğu ortaya
50
- el-Hatîb, a.g.e., s.188.
51
- el-Hatîb, a.g.e., s.186-187.
52
- el-Hatîb, a.g.e., s. 174-175.
53
- el-Hatîb, a.g.e., s. 182.
MUSTAFA KIRKIZ
DİNBİLİMLERİ AKADEMİK ARAŞTIRMA DERGİSİ CİLT 14 SAYI 1
184| db
çıkmaktadır. Zira genel olarak Müslümanlar mümkün olduğu kadarıyla kız çocuklarını kendilerine yakın bir şehirde okutmak isterken,
erkeklerin daha kaliteli ve farklı fakültelerde eğitim görmelerini
istemektedirler. Ayrıca kız çocukların büyük ekseriyetinin sosyal
bilimlerde, özellikle dini programlı fakültelerde okumaları dikkat
çekmektedir.
2009-2010 eğitim-öğretim yılında el-Ezher Üniversitesi’nde kayıtlı olan yabancı öğrencilerin kıtalara göre sayıları şöyledir:
Afrika kıtasından kayıtlı öğrenci sayısı 2723 erkek, 295 kız olmak üzere toplam 3018 öğrencidir.
Asya kıtasından kayıtlı olan erkek öğrenci sayısı 9289 iken, kayıtlı kız öğrenci sayısı 3007 olup toplamı 12286 öğrencidir.
Amerika ve Avrupa kıtalarından kayıtlı olan erkek öğrenci sayı-
sı 525, kız öğrenci sayısı 54 olup toplamda 579 öğrenciye ulaşmaktadır. Toplam kayıtlı yabancı erkek öğrenci 12527, yabancı kız öğ-
renci 3359 olup kız-erkek toplamları 15883 olarak ortaya çıkmaktadır.54 Böylece yabancı öğrenci oranının Mısır’lı öğrencilere oranı
yaklaşık % 7 olarak görülmektedir.
2009-2010 eğitim-öğretim yılında el-Ezher Üniversitesinde kayıtlı olan öğrencilerin dünyanın birçok ülkesinden geldikleri anla-
şılmaktadır. Özetle Afrika kıtasının 46 ülkesinden 2969 öğrenci,
Asya kıtasının 44 ülkesinden 12266 öğrenci, Amerika ve Avrupa
kıtalarından da 25 farklı ülkeden 579 öğrencinin kayıtlı olduğu
görülmektedir.55
Sonuç itibariyle dünyanın 115 ülkesinden Müslüman öğrencilerin el-Ezher Üniversitesinde eğitim-öğretim gördüğü söylenebilir.
Yabancı öğrencilerin çoğunluğu, dini programlı fakültelerde
okuduklarından dolayı Kahire’de eğitim-öğretimlerine devam etmektedirler. Mısır hükümetleri, genellikle, yabancı öğrencilerin
toplu halde el-Ezher’in Kahire dışındaki fakültelerinde okumalarına
izni vermemektedirler. Ancak Kahire’deki fakültelerde yer sıkıntı-
sından dolayı 1991-1992 eğitim-öğretim yılından itibaren yabancı
uyruklu öğrenciler Tantâ iline de gönderilmeye başlanmıştır.
54
- el-Hatîb, a.g.e., s. 182.
55
- el-Hatîb, a.g.e., s.177-181.
EL-EZHER ÖZELİNDE KLASİK ve MODERN EĞİTİM
DİNBİLİMLERİ AKADEMİK ARAŞTIRMA DERGİSİ CİLT 14 SAYI 1
db | 185
Bu kurum Müslümanların vakıf üniversitesi olduğundan dolayı
bütün Müslüman ülkelerden öğrenci kabul ettiği gibi diğer ülkelerden de Müslüman olan öğrencileri kabul etmektedir. Ancak yabancı
öğrencilerin dini ilimleri okutan fakültelerde okumaları karşılıksız
iken, bunların dışındaki fakültelerde okumak isteyen öğrencilerden
ücret alınmaktadır. Diğer taraftan Mısır ve diğer Arap ülkelerinden
gelen öğrencilerin Kur’an hıfzı zorunlu iken, Arap olmayan ülkelerden gelen öğrencilerin, 1989’dan önce Kur’an’ın sonundan başlayarak her sene bir cüz olmak üzere dört cüz ezberleme zorunluluğu
bulunurdu. 1989-1990 eğitim-öğretim yılında Kur’an’ın başından
başlayarak her sene iki cüz ezber yapma zorunluluğu getirildi. Bu
tarihten önce Şeri‘a ve Şer‘a Kanun fakültelerinde Arap olmayan
öğrencilerinin de Kur’an’ın tamamını ezberleme zorunluluğu bulunmaktaydı.
Bu bağlamda el-Ezher'in sürekli değişim, tecdit ve gelişim içinde olduğu ve ne zaman değişime gerek duyulduysa yerinde ve zamanında müdahale edildiği görülmektedir. Ancak doğal olarak,
bütün İslam ülkelerinde olduğu gibi, değişimin başını devletin düz
eğitim kurumları çekmektedir. Tarihçesinden de anlaşıldığı üzere
el-Ezher söz konusu kurumlarda gerçekleşen değişim-dönüşümü bir
müddet sonra uygulamaktadır. Zira Mehmet Ali Mısır’a vali olduktan sonra Mısır’ın genelinde eğitim-öğretimde değişim oldu ve daha
sonra söz konusu değişim el-Ezher’e de sıçrayarak devam etti.56
Genel olarak el-Ezher’de yabancı öğrencilerin başarılı olduklarını söylemenin fazla gerçekçi olmadığını müşahede ederek yaşadık.
Zira Mısır ve Arap ülkelerinden gelip kayıt yapan öğrencilerin ilkokul, ortaokul ve liseyi Arapça olarak okudukları için üniversite tedrisatında sıkıntı çekmedikleri görülmekteydi. Arapça eğitimini temelden almayan yabancı öğrencilerin -örnek olarak Türkiye’de
İmam-Hatip Lisesi’nden mezun olanlar zikredilebilir- başarı düzeyi
bir hayli düşük gözükmektedir. Bu da el-Ezher’in eğitim-öğretim
kalitesini düşürmektedir. Aynı zamanda bu öğrenciler, zorunlu olarak ezberciliğe sevk edilmekteydi. Dolayısıyla son zamanlarda elEzher’den mezun olan öğrencilerin genel tablosunda başarısızlık
görünmektedir. Fakat el-Ezher’de son zamanlarda yabancı- özellikle
Arap olmayan- öğrencilerin bir sene hazırlığa tabi tutması az da
olsa bu soruna çözüm getirme çabasıdır. En zeki öğrencilerin çoğu
Mısır’da eğitim yapan Kahire, Amerika, ‘Aynu’ş-Şems vs… el-
56
- el-Hatîb, Tâhâ, a.g.e., s.136-138.
MUSTAFA KIRKIZ
DİNBİLİMLERİ AKADEMİK ARAŞTIRMA DERGİSİ CİLT 14 SAYI 1
186| db
Ezher’in dışındaki üniversite programlarında okurken, bazı muhafazakâr aileler ise çocuklarını el-Ezher’in tıp, hendese vs… fakültelerinde okutmaktadırlar. Orta düzeyli veya üçüncü derece öğrenciler
dini programlı fakültelerde tedrisat görmektedirler. Bu bağlamda
Türkiye ve diğer İslam ülkelerinde olduğu gibi dini ilimlere yapılan
zekâ yatırımında sınıfta kaldıklarını söylemek yerinde olacaktır.
Genelde zengin veya maddi durumu az da olsa iyi olan aileler, çocuklarını sağlık ve fen bilimlerine yönelik üniversite ve fakültelerde
okuttukları anlaşılmaktadır. Böylece genel itibariyle dini eğitime
kayıt olanların tamamına yakını kısmı maddi yönden orta veya alt
düzey öğrencilerden oluşmaktadır.
Son Dönemlerde Mısır’da Eğitim ve el-Ezher
Bazı eğitim sorunları evrensel iken bazıları da yöreseldir. Son
zamanlarda İslam ülkelerinde eğitim-öğretimin ihtiyaca cevap vermediği bölgede önde gelen devletlerin eğitimcileri tarafında tartı-
şılmaktadır. Bu sorun her devlette muhtelif sebeplere bağlansa da
ortak bazı nedenlerin varlığını kabul etmek uygun olacaktır. Yukarıda anlatıldığı üzere Mısır, İslam’dan önce de eğitim-öğretime
önem veren bir medeniyet beşiği olmuştur. Ancak İslamîyet’in ilk
asırlarında bu konuda yapılan atılımların zamanla yetersiz kaldığı
anlaşılmaktadır. Şimdilerde diğer Müslüman ülkelerde olduğu gibi
eğitimde yoğun bir yozlaşma görülmektedir. Aslında Mısır, dünyaya
ilim adamları gönderen bir ülke olmasına rağmen, son zamanlarda
eğitim-öğretimde bir hayli geride kalmış ve bu konuda sıkıntılı günler yaşamaktadır. Mısır’daki eğitim-öğretim yapısı eski eğitim-
öğretim yapısının gölgesinde kalmış ve birçok sorunla karşı karşıya
gelmiştir. Özetle dünya ülkelerinin muzdarip olduğu ezberci eğitim
anlayışını devam ettirdiği sürece başarı olamayacağı kesindir.
Mısır’daki eğitim-öğretim sorunları şu sebeplere bağlanabilir:
1- Öğreticide ortaya çıkan sorunlar,
2- Öğrencide ortaya çıkan sorunlar,
3- Eğitim-Öğretim programında sorun,
4- Okulda var olan sorunlar.57
57
- http://www.ahram.org.eg/NewsQ/261868.aspx, Makâle(tahk. Hibbet ‘Abdussettâr),
3.6.2014.
EL-EZHER ÖZELİNDE KLASİK ve MODERN EĞİTİM
DİNBİLİMLERİ AKADEMİK ARAŞTIRMA DERGİSİ CİLT 14 SAYI 1
db | 187
Maddi imkânların da büyük sorunlara sebep olduğu ve bunun
göz ardı edilmemesi gerektiği aşikârdır.
Asıl sorunun hemen hemen bütün İslam ülkelerinde baş gösteren ezbercilik sorunu olduğunu söylemenin yerinde olacağını dü-
şünmekteyiz. 1952’de yapılan cumhuriyet devrimiyle bu konuda
sorun biraz daha düğümlenmiştir. Ancak bu kanundan sonra elEzher’de daha köklü devrimler yapılmakla birlikte, iradesinin kendi
mensuplarından alınıp devlet başkanına bağlanması, onu daha da
geriye götürmüştür. Yukarıda geçen tarihten itibaren zaman zaman
bazı değişiklikler yapılmış olsa da 1961’den sonra köklü herhangi
bir değişikliğe gidilmemiştir. 2013 Ocak ayında Mısır’da el-Ezher’in
bazı hocalarıyla görüşmüştüm. Onlar sıkıntılarının devam edegeldi-
ğini belirtmiş, son zamanlarda siyasi iradenin el-Ezher’in yetkilerini
kendilerine devir etmesiyle yeni bazı umutların yeşermeye başladı-
ğını ifade etmişlerdi.
Eski dönemlerde uygulanan yöntem yerinde olabilir; ancak
teknolojinin bu denli ilerlemesinin ve her gün yeni ilim dallarının
ortaya çıkmasının, yeni bazı yaklaşımları berberinde getirdiğini
kabullenmek gerekir. Ancak Mısır’ın eski eğitim bütçesinin %3,4
oranında olması yeni yaklaşımlara imkân vermemektedir. Söz konusu eski eğitim metodunun sona erdirilmesi, yeni bazı imkânların
sağlanmasıyla mümkündür. Bu doğrultuda bazı adımların atılması
ve yakın zamanda eğitim bütçesinin % 6’lara kadar yükseltilmesi
yeterli değildir. 58 Batı’nın şimdilerde eğitim-öğretimde aldığı semerenin birincil nedeni, maddi imkânlardır. Bu bağlamda İslam ülkelerinde fazla bir gelişme görülmediğinden dolayı ilimde ferdi olarak
ilerleme kaydeden insanlar ise beyin göçüne zorlanarak Batı âlemine gitmektedir.
Sonuç ve Bazı Öneriler
el-Ezher’in bu güne kadar ulaşıp varlığını devam ettirmesi kolay bir durum değildir. Sürec dikkatle incelendiğinde onun değişime uğramasının belirli nedenlere bağlı olarak gerçekleştiği görülecektir. Bunların başında Batı'nın maddi gelişmesine bağlı olarak
gerçekleştiği eğitimsel atılımlardır. Ancak Batı’nın imkânlarına sahip olabilmek her açıdan kurtuluşa ermek demek değildir.
58
- http://www.ahram.org.eg/NewsQ/261868.aspx, Makâle(tahk. Hibbet ‘Abdussettâr),
3.6.2014.
MUSTAFA KIRKIZ
DİNBİLİMLERİ AKADEMİK ARAŞTIRMA DERGİSİ CİLT 14 SAYI 1
188| db
Yukarıda geçtiği üzere el-Ezher çok eski bir kurum olması hasebiyle ona has bazı sıkıntılar olması gayet doğaldır. Bunların çö-
zümü için bazı öneriler sunmak istiyoruz:
- Eski özerkliğine sahip olarak eğitim-öğretime devam etmesi,
- İlk kurulduğu gibi, sadece sosyal bilimlerde özellikle dini
branşlarda eğitim vermesi,
- Şeyhi ve diğer idarecilerinin el-Ezher uleması tarafından se-
çilmesi,
- Özel bazı teşviklerle zeki öğrencilerin oraya çekilerek okutulması,
- Acil olarak öğrencilerin arasında eğitim-öğretim disiplinin
sağlanması,
- Yabancı öğrencileri bir araya toplayarak eğitimlerine daha
fazla önem verilmesi,
- Yabancı öğrencilere fusha Arapçayı öğretmeye gayret edilmesi,
- Son zamanlarda yabancı öğrenciler için hazırlık sınıfının disipline tabi tutularak kendisinin sorumluluğunda devam etmesi,
- Yabancı öğrencilerin fakülte dışında da öğrenimlerine hocaların gözetiminde devam etmesi,
- Öğrencilerin arasında senede birkaç defa çok ödüllü yarışma
düzenlenmesi ve bu yarışmaların okudukları derslere yönelik
olması,
- Eğitimde modern bazı materyallerin kullanılması,
- Eğitimde yorum ve düşünce mantığının hâkim kılınması,
- Acil olarak el-Ezher’de eğitim veren âlimlerin maddi durumlarının iyileştirilmesi,
- Hocaların maddi durumlarının performansa bağlı olarak de-
ğerlendirilmesi,
- Devletin el-Ezher’in hem hoca hem de öğrencilerine gereken
değer ve önemi vermesi,
Bizce yukarıda sıralanan bu maddelerin uygulanmaya geçirilmesi az da olsa el-Ezher camiasına yeni bir kan ve enerji getirecektir. Bu maddelerin bazıları devletin el-Ezher’e karşı sorumluluğunu
yerine getirmemesinden kaynaklanırken bazıları da beyin yatırımı-
nın yetersizliğinden ileri gelmektedir. Burada vurgulanması gereken
EL-EZHER ÖZELİNDE KLASİK ve MODERN EĞİTİM
DİNBİLİMLERİ AKADEMİK ARAŞTIRMA DERGİSİ CİLT 14 SAYI 1
db | 189
konu, ne zaman el-Ezher sağlık ve fen bilimlerine geçip eğitim vermeye başladıysa o zaman baltayı kendi ayağına vurmuştur. Zira
Mısır’da öğrenciler ve aileleri tarafından ikinci planda tercih edilen
bu üniversiteye seçilip gelen öğrenciler, öncelikle bu kurumun temel gayesi olan dini ilimleri değil de fen ve sağlık bilimleri fakültelerini okumak istemektedirler. Dolayısıyla dini eğitimi kalbur altı
kalan öğrenciler almaktadır. Bu da eskisi gibi el-Ezher’in büyük ilim
adamlarını yetiştirememesine neden olmaktadır.
Kaynakça
Abdulazîz, eş-Şinâvî, el-Ezher Câmi‘un ve Câmi‘atun, Mektebetu’l-Encilû el-Mısrıyye,
1983.
Muhammed Abdulmün‘im, Hafâcî, el-Ezher fi-Elfi ‘Âmin, Mektebetu’l-Kulliyâti’lAzhariyye, Kahire, 1987.
Bayard, Dodge, el-Ezher fi-Elfi ‘Amin(trc.,Huseyn Fevzî en-Neccâr), el-Heyetu’lMısrıyetu’l-‘Amme li’l-Kitâb, Kahire, 2010.
Hilmî, en-Nemnem, el-Ezher eş-Şeyh ve’l-Meşîha, el-Heyetu’l-Mısrıyetu’l-‘Amme li’l-Kitâb,
Kahire, 2012.
Tâhâ Abdulazîz, el-Hatîb, el-Ezher ve Devruhu fi-Neşri’s-Sekâfe,Dâru’l-İttihâdi’tTe‘âvüniyyi, Kahire, 2010.
Kamil, Çolak, Mısır’ın Fransızlar Tarafından İşgali ve Tahliyesi (1798-1801) , SAÜ Fen
Edebiyat Dergisi, Sakarya, Sayı: 50. (2008-II).
Muhammed Salih, el-Ğursî, İslâhu’l-Medâris,Dâru’r-Ravda, trs.
Muhammed Abdullah, ‘Anân, Tarîh-u Câmii’l-Azhar, Maba‘at-u Lecneti’t-Telîf, Kahire,
1942.
Abdurrahman, el-Cebertî, ‘Acaibu’l-Âsârfi’t-Terâcimive’l-Ahbâr,Matba‘atu’l-Envâri’lMuhammediyye, trs.,
Seyyîde İsmail, Kâşif, el-Ezher ve Devretun fi- Neşri’s-Sekâfeti’l-Arabiyyeti’l-İslamiyye,
Nedvetu’l-Medâris fi-Mısır, Silsiletu’l-Tarihi’l-Mısrıyyîn, Sayı: 51.
Ahmed, el-Kalkaşandî b. Ali b. Muhammed, Subhu’l-E‘şâfi-Sınâ‘ati’l-İnşâ’, el-Matba‘atu’lEmîriyye, Kahire 1917.
İdâretu’l-Azhar, el-Câmi‘ü’l-Azharu’l-Şerîf, el-Matba‘atu’l-Emîriyye, Kahire, 1933.
Mustafa, KIRKIZ, Medrese ve İlahiyat Kavşağında İSLAMÎ İLİMLER (Medrese Müfredatıyla
el-Ezher Müfredatının Karşılaştırılması ), Bingöl Üniversitesi Yay., Bingöl, 2013.
Ömer b. Şebbe, Ebu Zeyd, en-Nemîrî, Ahbâru’l-Medîne(thk. Ali Muhammed Dundul ve
YâsînSa‘duddîn)Dâru’l-Kutubi’l-İlmiyye, h.1417.
Cemâluddînel-Kafatiy, Ebu’l-Hasan Ali b. Yusuf, İnbâhu’r-Ruvvât ‘alâEnbâhi’n-Nuhât, elMektebetu’l-‘Unsiriyye, Beyrût, h.1424.
‘İzzuddîn, İbn Esîr Ebi’l-Hasan Ali b. Muhammed, el-Kâmil fi’t-Târih,Dâru Sâdır, Beyrût,
1979.
Şemsuddîn, ez-Zehebî Ebu Abdillah Muhammed b.Ahmed b. Osmân b. Kaymaz, Siyer-u
‘Elami’l-Nubelâ,(thk. Şuayb el-Arnâvuti başkanlığında heyet) Muessesetu’r-Risâle,
Beyrût, 1985.
http://www.ahram.org.eg/NewsQ/261868.aspx,Makâle(tahk.Hibbet ‘Abdussettâr),3.6.2014.


Konular