Arapça Tercüme Teknikleri 6

Arapça Tercüme Teknikleri

* Meful çeşitleri ve tercümeleri:
المفعول به (Mefulün bih): Failin yaptığı işten etkilenen lafza mefulün bih denir. Örnekler: طوت البنت الثوب “Kız elbiseyi dürdü/katladı.” قال المتهم إنني برئ “Zanlı/sanık ben suçsuzum dedi.”
* Fiil mefulünü doğrudan doğruya alıyorsa bu tür mefullere mefulün bih sarih denir. Örnekler: أكل علي الطعام “Ali yemeğini yedi.” كتب محمد رسالة “Muhammed bir mektup yazdı.”
* Harfi cerli mefullere de mefulün bih gayri sarih denir. توكلت عل الله “Allah’a tevekkül ettim.”
* Doğrudan mefulün bih alan fiillere biz müteaddi المتعدي fiil diyoruz.
* Müteaddi fiiller, bir mefulün sarih, iki mefulün bih sarih, üç mefulün bih sarih alan fiiller diye üç kısımda incelenebilir.
* Beş duyu fiilleri mefulün bihlerini genellikle harfi cersiz alır.
a) Bir mefulün bih sarih alan fiiller ve mefulün bihin tercümesi
* Bir mefulün bih alan fiiller çoktur. Bunları lüğat kitapları söyler.
* Bir meful alan fiillerin mefulün bih sarihleri Türkçe’ye genellikle “….i”, “…e” bazen de yalın halde, nadir de olsa “de, da, den, dan, ye, ya, ,ile, beraber, hususunda, hakkında” gibi eklerle tercüme edebiliriz.
رأيت الطائرات العُمُدِيَّة “ Helikopterleri gördüm.”, أيدت الإقتراح “Öneriyi destekledim.”
سألت الأستاذ “Öğretmene sordum.” لاعب الأولاد القط “Çocuklar kediyle oynadı.”
b) İki mefulün bih sarih alanlar: İkiye ayrılırlar.
1- Doğrudan iki mefulün bih sarih alanlar: أعطى – كسى – سقى vb. çoktur. Bunlarda sözlüklerden öğrenilir.
* Normal iki mefulün bih sarih alan fiillerin mefulün bih sarihleri Türkçe’ye : Birinci meful “e” haliyle, İkinci meful “i” haliyle çevrilir.
كسى العلم مصاحبه وقراً “ İlim ehline şahsiyet elbisesi giydirir.”
* Bu tür fiiller bazen iki değil de tek meful ile yetinirler. كسوت قميصاً “Gömlek giydirdim.”
2- Mübteda ile haberin başına gelerek onları iki meful yapan fiiller
a) Efalü gulûb أفعال القلوب : Bunlar da üçe ayrılır.
I-Bilmek يقين ifade edenler: وجد – رأى – علم – درى – تعلم
II-Sanmak الوجدان ifade edenler: ظن – حسب – خال – زعم – عد – حجا – هب
III-Değişiklik اللتحويل ifade edenler: جعل – صيَّر – اتخذ – رد – ترك
* Bilgi ve zan ifade eden fiillerin mefullerini Türkçe’ye genellikle Birinci meful “i” haliyle, İkinci mefulü yalın hali ile tercüme ederiz.
- ظن علي بكراً فاضلاً “Ali, Bekir’i faziletli zannetti.”
- وجد الطبيب الدواء نافعا “Doktor ilacı faydalı buldu.”
* Bu mefullerin ikinci bir tercüme şekli daha vardır. Aslı isim cümlesi olduğu halde başında أن varmış gibi. Bu durumda; Birinci mefule “nın”, İkinci mefule “olduğu” ekleri ilave edilerek tercüme etmekte mümkündür.
- ظن الطلاب الدرس سهلة “Öğrenciler dersin kolay olduğunu zannettiler.
* Bilgi ve zan fiillerinden sonra daha çok أن gelir أن ve cümlesi iki meful yerine geçer.
b) Tahvil (değiştirme) أفعال التحويل: Etti, kıldı, bir halden bir hale çevirdi, değişik bir hale getirdi gibi manalara gelirler. Bilgi ve zann fiilleri gibi iki mefulün bih sarih alırlar.
- جعل الإسلام المؤمنين إخوانا “İslam mü’minleri kardeş yaptı.”
- من علمني حرفا فقد صيرني عبدا “Bana bir harf öğreten kimse beni köle yapar.”
c) Üç mefulün bih sarih alanlar.
* Bu fiiller şunlardır: حدث – خبَّر – أخبر – نبَّأ – أنبأ – أعلم – أرى
*Bunlar Türkçe’ye tercüme edilirken; Birinci meful “e” haliyle, İkinci meful “i” bazen “nın”, Üçüncü meful yalın halde, bazen “olduğu, -eceği, -cağı” ekleriyle tercüme edilirler.
* Üç meful bih sarih alan fiillerin ikinci ve üçüncü mefulleri isim cümlesidir.
- أعلمت الطُغات الظلم وخيم “ Zalimlere zulmün tehlikeli olduğunu bildirdim.”
- أخبر الموظف المسافرين القطار متأخرا “Memur yolculara trenin gecikeceğini haber verdi.”
* Mefulün bihin harfi cerleri ب – من – إلى – عن – على – ل – في
* Mefulün bih olan cümle أنْ ve أن ile başlarsa genellikle önlerine gelen harfi cer hazfedilir.
- عبس وتولى أن جائه الأعمى Yani لأن جاءه الأعمى “ Âma geldi diye yüzünü ekşitti ve arkasını çevirdi.”
المفعول المطلق (Mefulü mutlak): Mefulü mutlak, fiilin manasını kuvvetlendirmek, nevini ve adedini bildirmek için fiille aynı kökten gelen mastardır.
* Tekid için gelen mefulü mutlak, fiilin manasını kuvvetlendirir ve Türkçe’ye: “Muhakkak, şüphesiz, gerçekten, çok, çok iyice, öyle, öyleki” şeklinde tercüme edilir.
- نام الولد نوما “Çocuk gerçekten uyudu.” Bu cümle قد نام الولد demektir.
* Tekid için gelen mefulü mutlak, mastar olur, daima müfret gelir ve fiilden sonra gelir.
* Fiilin nevini belirtmek için geldiği zaman fiilin nasıl meydana geldiğini ve çeşidini bildirir. Türkçe’ye “gibi, şeklinde, şekilde, aynen, tıpkı, tam vb.” diye tercüme edilir.
- يثبت النمر وثوب الأسد “Kaplan, aslan gibi sıçrar.”
* Nevini bildiren mefulü mutlak, sıfat ve izafet terkibi halinde gelir. Tesniye ve cemi de olabilir ve fiilin önüne de geçebilir.
* Mefulü mutlak fiilin adedini bildirmek için gelir. O zaman failin yaptığı işin sayısını belirtir. Türkçe’ye “Kere, defa” diye çevrilir.
* Çeşit ve sayı bildiren isimlerden de mefulü mutlak yapılır. قلت لك ألفا “Sana bin defa söyledim.” أصغ إلى صوت العقل مرة

Konular