بعد أن kalıbı hakkında
بعد أن" ... den sonra, ... yaptıktan sonra gibi anlamlara gelir. أن'den sonra Mazi fiil kullanılır. Örneğin: بعد أن ذهبت = Gittikten sonra, بعد أن شربت = İçtikten sonra, بعد أن خرجت عائشة من بيتها = Ayşe evinden çıktıktan sonra...
Bu edat mazi fiilde fiziki olarak bir değişiklik yapmaz. Mazi formunu nasıl kullanıyorsak bu edatın eklenmesinden sonra da aynı şekilde kullanırız. Anlam itibariyle de bir değişiklik söz konusu değil. ذهبت عائشة إلى السينما بعد أن خرجت من المدرسة = ذهبت عائشة إلى السينما بعد خروجها من المدرسة Her iki cümle de aynı anlamda. 1. örnekte بعد أن kullanılırken 2. örnekte بعد + mastar kullanılmış.
وَتَاللّٰهِ لَاَكٖيدَنَّ اَصْنَامَكُمْ بَعْدَ اَنْ تُوَلُّوا مُدْبِرٖينَ
Allah'a yemin ederim, sırtınızı dönüp gidişinizden sonra, putlarınıza bir oyun çevireceğim. (Enbiya, 57)
وَهُوَ الَّذٖى كَفَّ اَيْدِيَهُمْ عَنْكُمْ وَاَيْدِيَكُمْ عَنْهُمْ بِبَطْنِ مَكَّةَ مِنْ بَعْدِ اَنْ اَظْفَرَكُمْ عَلَيْهِمْ وَكَانَ اللّٰهُ بِمَا تَعْمَلُونَ بَصٖيرًا
O odur ki, sizi onlarla galip getirdikten sonra Mekke'nin göbeğinde onların ellerini sizden, sizin ellerinizi de onlardan uzak tuttu. Allah, yapmakta olduklarınızı iyice görmektedir. (Fetih, 24)
وَكَمْ مِنْ مَلَكٍ فِى السَّمٰوَاتِ لَا تُغْنٖى شَفَاعَتُهُمْ شَيْپًا اِلَّا مِنْ بَعْدِ اَنْ يَاْذَنَ اللّٰهُ لِمَنْ يَشَاءُ وَيَرْضٰى
Göklerde nice melekler var ki, şefaatleri hiçbir işe yaramaz. Allah'ın, dilediği ve hoşnut olduğu kimseler için izin vermesinden sonraki durum müstesna. (Necm, 26)
Bu edat mazi fiilde fiziki olarak bir değişiklik yapmaz. Mazi formunu nasıl kullanıyorsak bu edatın eklenmesinden sonra da aynı şekilde kullanırız. Anlam itibariyle de bir değişiklik söz konusu değil. ذهبت عائشة إلى السينما بعد أن خرجت من المدرسة = ذهبت عائشة إلى السينما بعد خروجها من المدرسة Her iki cümle de aynı anlamda. 1. örnekte بعد أن kullanılırken 2. örnekte بعد + mastar kullanılmış.
وَتَاللّٰهِ لَاَكٖيدَنَّ اَصْنَامَكُمْ بَعْدَ اَنْ تُوَلُّوا مُدْبِرٖينَ
Allah'a yemin ederim, sırtınızı dönüp gidişinizden sonra, putlarınıza bir oyun çevireceğim. (Enbiya, 57)
وَهُوَ الَّذٖى كَفَّ اَيْدِيَهُمْ عَنْكُمْ وَاَيْدِيَكُمْ عَنْهُمْ بِبَطْنِ مَكَّةَ مِنْ بَعْدِ اَنْ اَظْفَرَكُمْ عَلَيْهِمْ وَكَانَ اللّٰهُ بِمَا تَعْمَلُونَ بَصٖيرًا
O odur ki, sizi onlarla galip getirdikten sonra Mekke'nin göbeğinde onların ellerini sizden, sizin ellerinizi de onlardan uzak tuttu. Allah, yapmakta olduklarınızı iyice görmektedir. (Fetih, 24)
وَكَمْ مِنْ مَلَكٍ فِى السَّمٰوَاتِ لَا تُغْنٖى شَفَاعَتُهُمْ شَيْپًا اِلَّا مِنْ بَعْدِ اَنْ يَاْذَنَ اللّٰهُ لِمَنْ يَشَاءُ وَيَرْضٰى
Göklerde nice melekler var ki, şefaatleri hiçbir işe yaramaz. Allah'ın, dilediği ve hoşnut olduğu kimseler için izin vermesinden sonraki durum müstesna. (Necm, 26)
Konular
- Arapça Cümle Örnekleri-5 İstekte Bulunmak
- Arapça Cümle Örnekleri-6 Havalimanındayım
- Arapça Cümle Örnekleri-7 Gümrükteyim
- Arapça Cümle Örnekleri-8 Döviz İşleri
- Arapça Cümle Örnekleri – 9 Taksideyim
- Arapça Cümle Örnekleri-10 Oteldeyim
- Arapça Cümle Örneklerim-11 Otelde İhtiyaçlarım
- Arapça Cümle Örnekleri-12 Otel Şikayetlerim
- Arapça Cümle Örnekleri-13 Kahvaltıdayım
- Arapça Cümle Örnekleri-14 Otelden Ayrılıyorum
- Arapça Cümle Örnekleri-15 Lokantadayım
- Arap Halkın Yaygın Olarak Kullandığı Bazı Tabirler-1
- Arap Halkın Yaygın Olarak Kullandığı Bazı Tabirler-2
- Arap Halkın Yaygın Olarak Kullandığı Bazı Tabirler-3
- Arapça Cümle Örnekleri-16 (Lokanta) Salatalarım
- Arapça Cümle Örnekleri-17 (Lokanta) Çorbalarım
- Arapça Cümle Örnekleri-18 (Lokanta) Et Seçeneklerim
- Arapça Cümle Örnekleri-19 Lokantadan Hesap İsterken…
- Arapça Cümle Örnekleri-20 Lokanta Şikayetlerim
- Arapça Cümle Örnekleri-21 Kahve-Tatlı İstiyorum
- Arapça Cümle Örnekleri-22 Uçak Bileti Satın Alıyorum
- Arapça Cümle Örnekleri-23 Tren Bileti Satın Almak
- Arapça Cümle Örnekleri-24 Otobüs Bileti Satın Alıyorum.
- Arapça Cümle Örnekleri-25 Şehir Turundayım
- Arapça Cümle Örnekleri-26 Bir Yeri Gezmek İstiyorum
- Arapça Cümle Örnekleri-27 Spordayım
- Arapça Cümle Örnekleri-28 Ayrıntılı Tanışma Cümleleri-1
- Arapça Tanışma Cümleleri-29 Ayrıntılı Tanışma Cümleleri-2
- Arapça Cümle Örnekleri-30 Hava Durumu
- Arapça - Türkçe Sözlük