"...mi, ey...!" - “...أ”

”أ...“ – “…mi, ey…!”

لَمْ تَكُنْ فِي المَدْرَسَةِ أَمْسِ. - أَ لَمْ تَكُنْ فِي المَرْدَسَةِ أَمْسِ؟
Dün, okulda değildin. - Dün, okulda değil miydin?

لَمْ يُسَافِرْ فِي بِلاَدِ الخَارِجِ. - أَ لَمْ يُسَافِرْ فِي بِلاَدِ الخَارِجِ؟
Yurt dışına gitmedi. – Yurt dışına gitmedi mi?

أَنْتُمْ ذَهَبْتُمْ مَعَ أَصْدِقَائِكُمْ إِلَى القَرْيَةِ. – أ ذَهَبْتُمْ مَعَ أَصْدِقَائِكُمْ إِلَى القَرْيَةِ؟
Arkadaşlarınızla köye gittiniz. – Arkadaşlarınızla köye gittiniz mi?

أَنْتَ قَرَأْتَ رِوَايَةً أَجْنَبِيَّةً. – أَ قَرَأْتَ رِوَايَةً أَجْنَبِيَّةً؟
Yabancı bir roman okudun. – Yabancı bir roman okudun mu?

أَنْتَ تَقْرَأُ مَجَلَّةً كُلَّ يَوْمٍ. - أَ تَقْرَأُ مَجَلَّةً كُلَّ يَوْمٍ؟
Her gün dergi okuyorsun. - Her gün dergi okur musun?

أَ أَحْمَدُ رَتِّبْ مَلاَبِسَكَ!
Ahmet! elbiselerini düzenle.
Ey Ahmet! elbiselerini düzenle

كِتَابُكَ فِي الحَقِيبَةِ. – أَ كِتَابُكَ فِي الحَقِيبَةِ؟
Kitabın çantadadır. – Kitabın çantada mı?

سَيَارَتُكَ عَلَى الرَّصِيفِ. – أَ سَيَّارَتُكَ عَلَى الرَّصِيفِ؟
Araban kaldırımın üzerindedir. – Araban kaldırımın üzerinde midir?

أَنْتَ تُفَضِّلُ القَهْوَةَ فِي الفُطُورِ كَلَّ الصَّبَاحِ. – أَ تُفَضِّلُ القَهْوَةَ فِي الفُطُورِ كُلَّ الصَّبَاحِ؟
Her sabah kahvaltıda kahve tercih ediyorsun. – Her sabah kahvaltıda kahve mi tercih ediyorsun?

أَنْتَ تَضْحَكُ دَائِمًا. – أَ تَضْحَكُ دَائِبمًا؟
Sen sürekli gülüyorsun. – Sürekli güler misin?

يَسْبَحُ جَيِّدًا. – أَ يَسْبَحُ جَيٌِدًا؟
İyi yüzüyor. – İyi yüzebiliyor mu?

اِبْرَاهِيمُ أَنْتَ تَكْذِبُ مُسْتَمِرًّا. – أَ اِبْرَاهِيمُ لاَ تَكْذِبْ مُسْتَمِرًّا؟
İbrahim sen sürekli yalan söylüyorsun. – İbrahim! sürekli yalan söyleme.

أَ لَمْ يَكُنْ أَحْمَدُ يَمْشِي عَلَى الرَّصِيفِ بِالأَمْسِ بِدُونِ اِنْتِبَاهٍ عَلَى المُرُورِ؟
Ahmet dün, trafiğe dikkat etmeksizin kaldırımda yürümüyor muydu?

Konular