İMAM HATİP LİSESİ ARAPÇA DERSLERİNİN PLÂNLANMASI1

1
İMAM HATİP LİSESİ ARAPÇA DERSLERİNİN PLÂNLANMASI1
Prof. Dr. Mehmet Zeki AYDIN2
ANAHTAR KELİMELER: İmam Hatip Lisesi, Arapça dersi, plân
ÖZET
İmam Hatip Liselerinde Arapça dersi, hazırlık sınıfında normal İHL'de haftada 15
saat, Anadolu İHL'de 9 saat, lise 1,2 ve 3. sınıflarda 4’er saat olarak okutulmaktadır. Bu
dersin programı, 1999 yılında yeni bir anlayışla geliştirilmiştir. Bu program, eski dilbilgisi
ağırlıklı bir Arapça yerine, dili bir bütün olarak kabul eden bir yaklaşımla belirlenmiş içerik
ve yeni yöntemlerle Arapça öğretmeyi hedeflemektedir. Yeni programla birlikte
öğretmenlerin yapması gereken yıllık ve günlük ders plânlarında da değişikliklerin olması
normaldir. Bu konuda öğretmenlerimize rehberlik edilmesi gerekmektedir.Bu makalede,
İmam Hatip Liselerinde okutulan Arapça dersinde yapılan yıllık ve günlük ders plânlarının
nasıl yapılacağı açıklanmış ve plân örnekleri verilmiştir.
ABSTRACT
PLANING ARABIC AT IMAM HATIP SECONDARY SCHOOLS
The subject of Arabic are taught 15 hours per week in preparation year of Imam Hatip
secondary schools (IHL), 9 hours in preparation year of Anatolian (Anadolu) Imam Hatip
Schools and 4 hours at three following years in a week in both types of schools. The
curriculum of this subject was rearranged with a new understanding in the year 1999. This
curriculum aims to teach Arabic from a holistic perspective including the aspects of dialogue,
grammar, listening, writing as an alternative to the grammar based traditional approach. The
changes in the new curriculum naturally affected teachers’ planning activities of the subject.
Thus, proposing that teachers may need guide in this respect, this article introduces some
suggestions and guidelines on how to prepare daily and yearly plans for Arabic taught at
Imam Hatip Schools.

1 Bu makale, CÜ İlâhiyat Fakültesi Dergisi, sayı:VII/2, Sivas 2003, ss.159-178’de yayımlanmıştır.
2 www.mehmetzekiaydin.com Email:mzekiaydin@mynet.com
2
İMAM HATİP LİSESİ ARAPÇA DERSLERİNİN PLÂNLANMASI3
Doç. Dr. Mehmet Zeki AYDIN4
Bu makalede, İmam Hatip Liselerinde okutulan Arapça dersinde yapılan yıllık ve
günlük ders plânlarının nasıl yapılacağı açıklanacak ve plân örnekleri verilecektir.
PROBLEM
İmam Hatip Liseleri Haftalık Ders Çizelgesi’nde5
yer alan derslerde, Talim ve
Terbiye Kurulu’nun 10.05.1999 tarih ve 39 sayılı kararı ile kabul edilen “İHL Meslek Dersleri
Öğretim Programı” uygulanmaktadır. Bu programda yer alan Arapça ders programında eski
programa göre bir çok yönden değişiklikler yer almıştır. Arapça dersi hazırlık sınıfında
normal İHL'de haftada 15 saat, Anadolu İHL'de 9 saat, lise 1,2 ve 3. sınıflarda 4’er saat olarak
okutulmaktadır.
Yeni Arapça ders programı, yeni bir anlayışla ve yeni yöntemlerle Arapça öğretmeyi
hedeflemektedir. Eski program bir çerçeve programdan ibaret olup dilbilgisi öğretimini öne
alan bir anlayışla hazırlanmıştı. Şimdiki program, Arapça'nın biz Türkler için bir yabancı dil
olduğu anlayışından yola çıkarak, çağdaş yabancı dil öğretiminde takip edilen anlayışı
getirmiştir.
Yeni programla birlikte öğretmenlerin yapması gereken yıllık ve günlük ders
plânlarında da değişikliklerin olması normaldir. Ancak, bir çok öğretmenle görüşmelerimizde
bu konuda sıkıntıların olduğu ifade edilmektedir. Sorunlar, en çok dersin amaç, konu ve
yöntemlerinin yazımında olmaktadır. Bu sorunların tek sebebi, elbette Arapça ders
programının yeni anlayışı değildir. Genel olarak öğretmenlerimizin program geliştirme ve
ders plânı hazırlama konusunda üniversite öğrenimleri boyunca yeterli bilgi almadıkları
söylenebilir. Bu konuda öğretmenlerimizin suçlanması yerine yol gösterilmesi ve rehberlik
edilmesi gerekmektedir.
ÖĞRETİMDE PLÂNLAR
Öğretmenin görevlerinden birisi de öğretimin plânlamasıdır. Öğretmen sınıfa
hazırlıksız girdiği zaman verimli bir ders yapamaz. İyi bir öğretmen, derste neyi, ne kadar,
nasıl öğreteceğini daha önceden bilendir.

3 Bu makale, CÜ İlâhiyat Fakültesi Dergisi, sayı:VII/2, Sivas 2003, ss.159-178’de yayımlanmıştır.
4 www.mehmetzekiaydin.com Email:mzekiaydin@mynet.com
5 MEB Talim ve Terbiye Kurulu 19.08.1998 tarih ve 174 sayılı kararı
3
Öğretimde plân, öğretim etkinliklerinin düzenli bir şekilde nasıl yapılacağının önceden
tasarlanması demektir. Plân, belirlenmiş eğitim amaçlarına ulaşmak için öğretim
etkinliklerinden hangilerinin seçileceğini, bunların öğrenciye niçin ve nasıl öğretileceğini, ne
gibi yardımcı araç gereç kullanılacağını ve elde edilen başarının nasıl değerlendirileceğini
önceden tasarlayıp kağıt üzerinde tespit etmektir.
Milli Eğitim Bakanlığı, öğretmenlerimizden yıllık, ünite ve günlük ders plânları
yapmalarını istemektedir. Yıllık ders plânı, dersin amaçlarını, konularını, kullanılacak
yöntemleri, süreleriyle birlikte belirleyen bir taslak demektir. Aynı şeylerin ünite için
yapılması ünite plânını, bir veya 2 ders saati için ayrıntılı olarak yapılması da günlük ders
plânını oluşturur.
ARAPÇA DERSİ İÇİN YILLIK PLÂN HAZIRLANMASI
Yıllık plân hazırlanırken ders öğretmeni Tebliğler Dergisinde çıkan yönergeye ve
Arapça ders programına uygun olarak varsa diğer öğretmenlerle iş birliği içinde olur.
Hazırlanan plân, okul müdürü tarafından onaylandıktan sonra uygulamaya konulur. Aşağıda
Arapça dersinin yıllık plânının hazırlanmasında dikkat edilecek hususlar açıklanmıştır.
1. Süre: Yıllık plânın süre kısmı yazılırken bir öğretim yılındaki hafta ve ders sayısı
belirlenir. Tatiller çıktıktan sonra kalan süreler, programdaki ünitelere bölünür. Burada
dağıtımı öğretmen kendi takdirine göre ayarlayabilir. Ancak hazırlık sınıfında ilk üniteye
diğer ünitelere ayrılan sürenin iki katı bir zaman ayrılmalıdır. Çünkü ilk ünitede öğrenci, Arap
harfleri ile okuma ve yazmayı öğrenecektir. Elbette sınıfın özel bir durumu varsa buna göre
bir ayarlama yapılabilir. Örneğin, sınıfın hepsi Arapça okuma yazmayı biliyorsa bu üniteye
fazla zaman ayrılmayabilir.
Yıllık plân yapılırken, kaba bir hesapla 13 üniteden oluşan hazırlık sınıfında, birinci
üniteye iki kat yer verilerek yıllık süre 14'e bölünmek suretiyle konular dağıtılabilir. Bu da,
birinci dönem 6, ikinci dönem 7 ünite şeklinde olabilir. Lise 1, 2, 3. sınıflar da aynı şekilde 5-
4 ünite şeklinde dağıtılabilir.
Süre dağıtımında dikkat edilecek bir diğer husus, ders programında yer alan "İşlenişle
İlgili Açıklamalar" başlığındaki 10. maddede belirtilen açıklamanın dikkate alınmasıdır. Bu
maddede "Bir konu için ayrılacak süreye, öğretmen karar verecektir. Konun uzunluğuna ve
öğrencinin durumuna göre karar verirken ortalama olarak 10 saatin dağıtımı aşağıdaki şekilde
olabilir:
a. 3 saat metin/diyalog
b. 1-2 saat dilbilgisi
4
c. 3-4 saat alıştırmalar
d. 2 saat yazı ve telaffuz çalışması.
2. Konular: Yıllık plâna konular yazılırken programda yazılı dilbilgisi konularının
adlarının yanında derste işlenecek diğer konular da yazılacaktır. Öğretmenlerimizin en çok
hata yaptıkları noktalardan biri de konu yazımıdır. Önceki program ve alışkanlık gereği konu
deyince hemen dilbilgisi konuları akla gelmektedir. Hâlbuki programda "Ünite/Konular
başlığında ders konuları verilmiştir. Örneğin, hazırlık sınıfının 2. ünitesinin konuları ders
programında şöyledir:
Ünite adı: EV, AİLE VE ÇEVRE
Konular: - İnsanın özellikleri (ahlak, huy, dış görünüş)
- Aile bireyleri
- Yakınlık ilişkileri
- Medenî durum
- Evin bölümleri
- Ev eşyası
- Çevremizdeki canlı ve cansız varlıklar
- Geometrik şekiller
Dil bilgisi Konuları:
- Mübteda ve haber
- İşaret isimleri
- Beş isim
- Soru edatları
- İsim tamlaması
- Mekân zarfları
- Marife ve nekre
- Sayılar (11-19 arası)
- Leyse fiili.
Bu programa göre, plâna konu yazarken nasıl yazılmalıdır? Konu yazarken hem
programda yazılı olan yukarıdaki konuları hem de ders kitabındaki konuları dikkate alarak
işleyeceğimiz konuyu belirleyeceğiz. Hazırlık sınıfı (MEB yayını) ders kitabında, 2. ünitenin
birinci dersinde ünitenin konularından "Aile bireyleri" konusu ile ilgili "Usratî" = "Ailem"
başlıklı bir diyalog bulunmaktadır. Derste bu diyalogu işleyeceksek, plânın konu bölümüne
"Ailem diyalogu" ve "Aile bireyleri" yazmalıyız. Bir sonraki derste aynı diyalog ile ilgili
5
soruları cevaplandıracaksak, plânın konu bölümüne "Ailem diyalogu ile ilgili sorular"
yazmalıyız. Bir başka derste dilbilgisi kurallarından "İzafet" = "İsim tamlaması" konusunu
öğreteceksek plânın konu bölümüne " İzafet" ya da "İsim tamlaması" yazmamız gerekir. Bir
başka derste kitaptaki "Ailetu Rasul" = "Hz. Peygamberin ailesi" konusunu öğreteceksek
plânın konu bölümüne, "Ailetu Rasul" ya da "Hz. Peygamberin ailesi" yazılır.
3. Amaçlar: Eğitimde amaç ya da hedef, "öğretim faaliyetlerinin sonunda
öğrencilerin bilgilerinde, düşüncelerinde, duygularında, tutumlarında, hareketlerinde yani
davranışlarında meydana gelmesi beklenen değişikliklerdir." Belli bir dersin hedefleri, derse
devam etmiş öğrencinin dersin sonunda kazanacağı davranışları belirtir. Bir dersi tamamlayan
bir öğrencinin davranışlarıyla, bu dersi hiç almamış bir öğrencinin davranışları arasındaki
farkı ortaya koymak, hedeflerin açıklığa kavuşması demektir.
Arapça öğretiminin başarısı, öğrencinin hazırbulunuşluğunu, tecrübesini, zeka
düzeyini, ilgi ve alışkanlıklarını, içinde bulunduğu yaşın psikolojisini ve içinde yaşadığı
çevrenin beklentilerini hesaba katarak belirlenen öğrenim hedefleri ve bu hedeflere göre
belirlenmiş öğrenci davranışları ile mümkündür. Günümüzde program geliştirmeciler, eğitim
hedefleri ve davranışları ile ilgili ayrıntılı çalışmalar yapmaktadırlar. Onlar, programın temel
unsurlarından olan hedefler ile ilgili "yeterliliğe dayalı hedef" kavramı ve hedeflerin mutlaka
ölçülebilir öğrenci davranışlarına dönüştürülmesi gereğinden bahsetmektedirler.6
Yeterliliğe dayalı hedef, muhtevanın öğrencide nasıl bir davranış geliştireceğini,
öğretmenin ve öğrencinin sorumluluğunu açıkça gösterir. Yeterliliğe dayalı hedef, öğretme-
öğrenme sürecinin sonunda meydana gelmesi beklenen ürünü, yani öğrencinin ne yapacağını
belirler. Hedefe ulaşacak olan öğrencidir. O hâlde öğrenci hedefe ulaştığı zaman ne
yapacaksa, hedef onu dile getirir. Hedefler, öğretmenin yapacaklarını değil, öğrencinin neler
yapması gerektiğini açıklamalıdır. Burada hedefin öğretmenin değil de öğrencinin ders
sonunda yapması gerekli davranış şeklinde yazılması büyük önem taşır. Örneğin, "Öğrenciye
Arapça cümle yapısını kavratmak" cümlesi, öğretmene yönelik bir hedefi ifade etmektedir.
Diyelim ki bir müfettiş bu hedefin gerçekleşip gerçekleşmediğini görmek istiyor. Bunun için
öğretmene "Cümlenin yapısını kavrattın mı?" diye sorması gerekir. Öğretmen de "ben
kavrattım" dese haklıdır. Bu hedef öğrenciye yönelik olarak "Cümlenin yapısını kavrayabilme

6
Selahattin Ertürk, Eğitimde Program Geliştirme, Ank. 1975, s.53-57; Bilgin ve Selçuk, Din Öğretimi, Ank.
1990, s.123; Veysel Sönmez, Program Geliştirmede Öğretmen El Kitabı, Ank.,1986, s.38-96; Hıfzı Doğan,
Analiz ve Program Hazırlama, Ank. 1982, s.144.
6
(veya kavrar)." şeklinde yazılsaydı, müfettiş, soracağı sorularla öğrencinin konuyu kavrayıp
kavramadığını anlayabilirdi.
Diğer taraftan, hedefler açık bir şekilde yazılmalıdır. Hedefler, açık ve net olduğu zaman,
uzun genellemeler önlenir, öğretimin düzenlenmesine yardım eder, en uygun ve etkili
yöntemin seçilmesini sağlar, öğrencide ilgi uyandırır, öğretmen-öğrenci iletişimini
kolaylaştırır.
Hedeflerin belirlenmesinde dikkat edilmesi gereken hususlar vardır. Hedef, varılmak
istenen nokta olduğuna göre, hedefin istenilen davranışlardan oluşması ve eğitimle
kazandırılabilir nitelikte olması gerekir. Her hedef, hangi toplumda, hangi kişi ve konu alanı
için belirleniyorsa o toplumun gerçeklerinden, kişilerin hazırbulunuşluk seviyelerinden ve
konu alanındaki çağdaş bilgi birikimlerinden hareket etmek zorundadır.
Hedeflerin ifade ediliş şekli de çok önemlidir. Hedefler, öğrenci davranışına
dönüştürülebilecek ve öğrenme özelliği belirtecek nitelikte yazılmalıdır. Yukarıda da ifade
edildiği gibi konu başlıkları hedef olamaz. Çünkü bu tür anlatımlar davranışa dönüştürülemez.
En genel anlamıyla davranış, "görülen ve görülmeyen her türlü bedensel, ruhsal ve zihinsel
etkinlik" demektir.7 Davranışlar hem hedefler, hem de eğitim ve sınama durumlarıyla ilgilidir.
Çünkü eğitimde hedef, "bir öğrencinin, plânlanmış ve tertiplenmiş yaşantılar sayesinde
kazanması kararlaştırılan ve davranış değişikliği veya davranış olarak ifade edilmeye elverişli
olan bir özellik" olarak ele alınmaktadır.8 Her hedef, kişinin bilgi, beceri, alışkanlık, güç,
yetenek, ilgi, tutum gibi özelliklerinden birine dayanabilir. Kişi, doğuştan bu özellikleri
geliştirme kabiliyetine sahip olarak dünyaya gelir. Eğitimle de bu özelliklerin
kazandırılmasına ve geliştirilmesine çalışılır. Fakat bunların geliştirilip geliştirilemediğini
nasıl bileceğiz? Bugün için bu direkt olarak yoklayamıyoruz. Ancak kişinin davranışlarına
bakılarak bir sonuca varabiliyoruz. Bu nedenle, hedeflerin davranışa dönüştürülebilecek
şekilde ifade edilmesi önemlidir. Eğer hedef, davranışa dönüştürülemiyorsa, yani davranış
olarak gözlenemiyorsa, o hedefin varlığından ya da gerçekleştiğinden söz etmek mümkün
değildir. Üstelik bilgi, güç, beceri, alışkanlık gibi özelliklerden herkes aynı anlamı
çıkarmayabilir. Herkesin aynı, en azından benzer anlam çıkarabilmesi için, o özelliğin
göstergesi olan davranışların belirlenmesi gerekir.9

7
Ferhan Oğuzkan, Eğitim Terimleri Sözlüğü, TDK Yay., Ank. 1981, s.45.
8 Ertürk, Eğitimde Program Geliştirme, s.25; Veysel Sönmez, Program Geliştirmede Öğretmen El Kitabı,
Ank. 1986, s.95.
9
Sönmez, Program Geliştirmede Öğretmen El Kitabı, s.95.
7
Çağdaş eğitimciler, öğrendiğimiz davranışları ya da öğretim hedeflerini genel olarak,
"bilişsel, duyuşsal ve beceri (psiko-motor) " olmak üzere üç gruba ayırarak sınıflandırmışlar
ve her alanın alt basamaklarını da aşamalı olarak belirlemişlerdir.10 Aslında bu üç alan
birbirinden tamamen ayrı değildir. Her alan, bir dereceye kadar birbirleriyle iç içe ve
yakından ilgili olduğu gibi, bu ilgi alt basamaklarda daha da sıktır. Yani hiçbir hedef
bütünüyle bilişsel, duyuşsal veya psiko-motor alana girmeyebilir. Bu alanlar çoğu kez iç içe
ve birbiriyle yakından ilgilidir. Bilişsel alana giren bir davranış, bir boyutuyla duyuşsal, diğer
boyutuyla psiko-motor alanla ilgili olabilir. Ancak hedefte zihinsel bilgi kazandırma özelliği
ağır basıyorsa bilişsel (ma’rifî, cognitif) alan; duygu, ilgi, tutum, güdülenmişlik, kaygı, benlik,
kişilik ve değer yargıları gibi davranışlar ağır basıyorsa duyuşsal (vicdanî, affectif) alan; jest,
mimik, ses, el kol, vücut hareketleri gibi becerilerin baskın olduğu öğrenmeleri beceri veya
devinsel/devinişsel (harekî, psycho-motor) alan içerisinde değerlendirilmektedir. Örneğin, bir
felsefî görüş ya da bir kavramı açıklamada zihinsel faaliyet daha baskındır. Bu sebeple, bu tür
öğrenmelere bilişsel alanla ilgili davranışlar diyoruz. Buna karşın, bir inanca bağlılık, bir
kişiyi sevmek ya da sevmemek, temizlik alışkanlığı, diğer insanlarla ilişkilerde hoşgörülü
olmak ya da olmamak, belli olaylar karşısında takınılan tutumlarla ilgili davranışlar duyuşsal
özelliklerle ilgilidir. Bu tür öğrenmeler duyuşsal alanla ilgili davranışlar olarak
adlandırılmaktadır. Ancak, yüzmede, koşmada, bir torna aletini kullanmada, Kur'an okumada,
duyuşsal ve zihinsel faaliyetlerden daha çok beceriye dönük öğrenmeler söz konusu olduğu
için bu tür davranışlar psiko-motor alan olarak tanımlanmaktadır.
Öğretmenlerimizin plân yazarken en çok hata yaptıkları bölüm amaçlardır. Burada
dikkat edilecek ilk nokta, Tebliğler Dergisinde yayımlanan ders programında yer alan amaç
ifadelerinin konuya uygun olanlarının yazılmasıdır. Ders programında genel amaçlar ve
sınıflara göre özel amaçlar yazılmıştır. Hazırlık sınıfının özel amaçları şöyledir:
1-Arap harflerini tanır.
2-Arap harflerinin telaffuz kurallarını bilir.
3-Arapça okuma kurallarını bilir.
4-Yazım kurallarını bilir.
5-Günlük iletişimde sıklıkla kullanılan kavram ve işlevleri bilir.

10 B. S. Bloom, vd., Taxonomie des Objectifs Pédagogiques, Tome:2: Domaine Affectif, Traduit par Marcel
Lavallee, Montreal (Québec, Kanada) 1969, s.3 vd.; Mar-e-France Defeldre-Hincq, Définition et Taxonomie
des Objectifs Pédagogiques, Liège (Belçika) 1996, s.8 vd.; Renald Légender, Dictionnaire Actuel
l’Education, Librairie Larousse, Paris 1988, s.545-598.; Ertürk, Eğitimde Program Geliştirme, s. 63-76;
Sönmez, Program Geliştirmede Öğretmen El Kitabı, s. 33-133; Halil Tekin, Eğitimde Ölçme Değerlendirme, 7.
Baskı, Ank. 1993, s. 179-235; Cemal Yıldırım, Eğitimde Ölçme ve Değerlendirme, M.E.B. İst., 1973, s.150-
161.
8
6-Derste metin / diyalogdaki kelimelerin anlamlarını bilir.
7-Cümlenin öğelerini bilir.
8-Cümle ile ilgili dil bilgisi kurallarını bilir.
9-Başlangıç düzeyinde verilen yapıları anlar.
10-Basit ve sıralı cümlelerden oluşan kısa bir metin / diyalogu dinlediğinde anlar.
11-Basit ve sıralı cümlelerden oluşan kısa bir metin / diyalogu okuduğunda anlar.
12-Günlük deneyimleri, basit ve birleşik cümlelerle sözlü olarak ifade edildiğinde
anlar.
13-Günlük iletişimde kullanılan basit ve sıralı cümleleri değişik anlatım biçimlerine
dönüştürür.
14-Öğrendiği yapı, işlev ve kavramları doğru olarak kullanır.
15-Öğrendiklerini basit ve birleşik cümleler ile sözlü olarak ifade eder.
16-Günlük deneyimlerini basit ve birleşik cümleler ile doğru olarak yazar.
19-Arapça öğrenmekten zevk alır.
20-Öğrenmekte olduğu Arapça’yı kullanmaya özen gösterir.
21-Arap harflerini kurallarına uygun olarak telaffuz eder.
22-Arapça kelime ve metinleri kurallarına uygun olarak okur.
23-Arapça kelime ve metinleri kurallarına uygun olarak yazar.
Şimdi ders programındaki bu amaçları nasıl yazacağımıza örnekler verelim. Hazırlık
sınıfı ikinci ünitenin birinci dersinde ünitenin konularından "Aile bireyleri" konusu ile ilgili
"Usratî" = "Ailem" başlıklı bir diyalog bulunmaktadır. Derste bu diyalogu işleyeceksek,
plânın amaçlar bölümüne önce,
"- Basit ve sıralı cümlelerden oluşan kısa bir metin / diyalogu dinlediğinde anlar.
- Basit ve sıralı cümlelerden oluşan kısa bir metin / diyalogu okuduğunda anlar.
- Günlük deneyimleri, basit ve birleşik cümlelerle sözlü olarak ifade edildiğinde
anlar." yazarız.
Görüldüğü gibi burada, diyalog öğretimi yapılmaktadır. Diyalog öğretilirken önce
öğrencinin dinlediğini anlaması sonra da okuduğunu anlaması amaçlanmaktadır. Bunu,
dinlediği ve okuduğu metin/diyalogu kurallara uygun olarak okuma ve yazma takip eder. O
hâlde, bu aşamada plânın amaçlar bölümüne şu amaçları yazarız:
" -Arapça kelime ve metinleri kurallarına uygun olarak okur.
- Öğrendiklerini basit ve birleşik cümleler ile sözlü olarak ifade eder.
-Günlük deneyimlerini basit ve birleşik cümleler ile doğru olarak yazar.
-Arapça kelime ve metinleri kurallarına uygun olarak yazar."
9
Dinlediğini anlama, okuduğunu anlama, okuma ve yazma becerileri verildikten sonra
sıra konuşma becerisini kazandırmaya gelmiştir. Bunun için konuşma ile ilgili olarak amaçlar
bölümüne,
" Öğrendiklerini basit ve birleşik cümleler ile sözlü olarak ifade eder." yazarız.
Diyalog öğretimi böylece bitmiş değildir. Burada geçen kelimelerin anlamlarını
öğretmek gerekir ve bunun için amaç olarak,
"-Derste metin / diyalogdaki kelimelerin anlamlarını bilir."
"-Günlük iletişimde sıklıkla kullanılan kavram ve işlevleri bilir." yazarız.
Arapça öğretimi sadece diyalog öğretimi ile sınırlı değildir. Diyalogda geçen dilbilgisi
konuları tümevarım yoluyla öğretilecektir. Bu ünitede yer alan dilbilgisi kurallarından "İzafet"
= "İsim tamlaması" konusunu öğretirken, plânın amaçlar bölümüne,
" -Günlük iletişimde sıklıkla kullanılan kavram ve işlevleri bilir."
"Başlangıç düzeyinde verilen yapıları anlar. " yazılır.
Derste yapacağımız alıştırmalara göre yazacağımız amaçlar da değişecektir. Dilbilgisi
alıştırmaları yapılırken, plânımıza,
" - Günlük iletişimde sıklıkla kullanılan kavram ve işlevleri bilir."
"- Cümlenin öğelerini bilir."
"-Cümle ile ilgili dil bilgisi kurallarını bilir."
"-Başlangıç düzeyinde verilen yapıları anlar."
"-Günlük iletişimde kullanılan basit ve sıralı cümleleri değişik anlatım biçimlerine
dönüştürür."
"-Öğrendiği yapı, işlev ve kavramları doğru olarak kullanır." amaçlarından birisini
veya birkaçını yazarız.
Kelime öğretimi ile ilgili alıştırmalar yapacağımız zaman, plânımıza,
"-Derste metin / diyalogdaki kelimelerin anlamlarını bilir." yazacağız.
Dinleme anlama ve okuma anlama öğretimi ile ilgili alıştırmalar yapacağımız zaman,
plânımıza,
"-Basit ve sıralı cümlelerden oluşan kısa bir metin / diyalogu dinlediğinde anlar."
"-Günlük deneyimleri, basit ve birleşik cümlelerle sözlü olarak ifade edildiğinde anlar."
"-Basit ve sıralı cümlelerden oluşan kısa bir metin / diyalogu okuduğunda anlar." yazacağız.
Derste yazı ve telaffuz çalışması yapacağımız zaman, plânımıza,
"- Arapça kelime ve metinleri kurallarına uygun olarak okur."
"-Arapça kelime ve metinleri kurallarına uygun olarak yazar." amaçlarını yazarız.
Bütün bunları yaparken amaçlardan,
10
"-Arapça öğrenmekten zevk alır."
"-Öğrenmekte olduğu Arapça’yı kullanmaya özen gösterir." amaçlarını unutmayıp
plâna yazmalı ve bunu gerçekleştirmeye çalışmalıyız.
Amaç yazarken öğretmenlerimizin en çok yaptığı yanlışlardan biri de amaçları
öğretmenlerin yapacakları işe göre yazmalarıdır. Örneğin, diyalog öğretiminin yapıldığı bir
ders için öğretmenimiz, ders plânının amaç bölümüne, "........... diyalogunu öğretmek."
yazıyor. Burada hem diyalogun nesinin öğretileceği belirtilmemiş, hem de öğretmenin ne
yapacağı ifade edilmemiştir. Hâlbuki, ders programında verilen amaçlarda öğretmenin değil
öğrencinin ne yapacağına yönelik amaçlar vardır. Ayrıca öğretimden amaç, öğretmenin
öğretmesi değil öğrencinin öğrenmesidir. Bunu çok basit bir örnekle açıklarsak, derse çok
başarılı bir öğretmen getirsek ve dersi de bir çok araç gereç de kullanarak dersi çok iyi işlese
ancak öğrenci hiçbir şey anlamasa bu ders öğretmen tarafından çok iyi öğretilmiş ancak
öğrenci tarafından öğrenilmemiş olur. Bu dersle ilgili doğru amaç şöyle yazılabilir:
"- Basit ve sıralı cümlelerden oluşan kısa bir metin / diyalogu dinlediğinde anlar."
"- Basit ve sıralı cümlelerden oluşan kısa bir metin / diyalogu okuduğunda anlar."
"- Günlük deneyimleri, basit ve birleşik cümlelerle sözlü olarak ifade edildiğinde
anlar."
Görüldüğü gibi amaç ifadeleri öğretmenin değil öğrencinin ulaşması gereken noktayı
ifade etmektedir.
4. Yöntem ve teknikler: Yıllık veya günlük ders plânı yazarken bu bölümde ders
işlerken kullanacağımız öğretme yolları yazılacaktır. Dikkat ederseniz, ders anlatırken değil
ders işlerken ifadesini kullanıyorum. Burada vurgulanmak istenen şey ders anlatmak sadece
öğretmenin tek başına yaptıracağı bir iştir. Hâlbuki ders öğrencilerle birlikte işlenmektedir.
Öğretme yolları, öğretme yaklaşımları, öğretme yöntemleri ve öğretme tekniklerinden
oluşmaktadır. Öğretme yollarının en kapsamlısı öğretme yaklaşımı ( strateji) olup bunu
yöntem ve teknikler izler.
Arapça öğretiminde, yabancı dil öğretiminde kullanılan tüm öğretme yolları
kullanılabilir. Arapça öğretiminde, bilişsel öğrenme yaklaşımı veya iletişimci yaklaşımlardan
birisi kullanılabilir. Ancak İHL Arapça ders programları iletişimci yaklaşımı ile hazırlandığı
için öğretmen de iletişimci yaklaşımı kullanacaktır.
Öğretim(öğretme) yöntemi, "öğretimde amaçlara ulaşabilmek için, tekniklerin,
işlenecek konunun, araç gereç ve kaynakların bir bütünlük oluşturacak biçimde düzenlenerek
11
hizmete sunulmasında izlenen bir öğretme yoludur." Öğretme (öğretim) tekniği, "Öğrencilere
belli bir içeriği sunmada, öğretim etkinliklerinin düzenlenmesinde izlenen özel bir yoldur."11
Arapça öğretiminde kullanılabilecek öğretme yöntem ve tekniklerinden bazıları
şunlardır: Seçmeli (eklektik)yöntem, düz varım yöntemi, soru cevap, grup çalışması, diyalog
öğretimi, dil bilgisi öğretimi, dikte, okuma öğretimi, dramatizasyon, gösteri, gösterip
yaptırma, görüşme, kart oyunları, nesi var oyunu, tartışma teknikleri.
5. Kaynak, araç ve gereçler: Bu bölümde, derse kaynaklık edecek, kişi, kitap ve
diğer araç gereçler yazılır. Ders programında da yazılı olan Arapça dersinde kullanılabilecek
araç ve gereçler şunlar olabilir: Ders kitabı, M.E. Bakanlığınca tavsiye edilmiş ve Tebliğler
Dergisinde yayımlanmış; Kur’an sözlüğü, Arapça dil bilgisi kitapları, resimler, bilgisayar
programları, CD, video ve ses kasetleri, gerçek eşya ve modeller, Arapça yardımcı kitaplar,
Arapça Türkçe sözlük, Arapça yazı kitapları, filmler.
6. Deney, gezi, gözlem: Bu bölüme dersle ilgili yapılabilecek gezi ve gözlemler
yazılır. İmkanlar ölçüsünde öğrenciler ders konularıyla ilgili, cami, hastane, postane, banka,
alışveriş merkezi, kütüphane vb. yerlere götürülebilir.
7. Zümre öğretmenleriyle işbirliği: Konuların işlenmesinde ve öğrencilere
kazandırılacak davranışların kazandırılmasında yararlı olabilecek diğer derslerin
öğretmenleriyle işbirliği yapılmalıdır. Bu nedenle, bu bölüme şöyle yazılabilir: "Diğer meslek
dersleri, Türkçe, Edebiyat ve İngilizce dersleri öğretmenleri ile zümrede alınan kararlar
doğrultusunda sürekli işbirliği yapılacaktır."
8. Ödev ve konusu: Öğrencilere işlenen veya işlenecek konularla ilgili ödev verilmesi
önemlidir. Ödev verilirken bir çok hususa dikkat etmek gerekir. Ancak ödev verirken verilen
ödevin işlevsel olması çok önemlidir. Bunun için ödev verirken "bu ödevin sonunda öğrenci
ne öğrenmiş olacak?" sorusu sorulmalı ve ödev konusu dikkatle seçilmelidir. Arapça ders
programında "araştırmalar ve değerlendirme" başlıklarında verilen konularla ilgili ödevlerin
yanında şu konularda da ödev verilebilir:
"- Sınıf seviyesine uygun, kısa, anlaşılır, basit ve kitapta geçen kelimeleri kullanarak
yeni diyaloglar yazma
- Kitaptaki diyalogları Türkçe’ye çevirme
- Türkçe verilen bir diyalogu Arapça’ya çevirme
- Kitaptaki metin / diyalogları deftere yazma
- Dil bilgisi alıştırmaları yapma

11 Mehmet Zeki Aydın, Din Öğretiminde Yöntemler ve Buldurma Yöntemi, Ank. 1998, s.35.
12
- Seviyesine uygun kompozisyon yazma
- Seviyesine uygun mektup, fıkra, hikaye, masal, şiir, anı vb yazmak ya da anlatmak.12
ARAPÇA GÜNLÜK DERS PLÂNI HAZIRLAMA
Ders plânı, sadece bir ya da iki ders boyunca yapılacak öğretim etkinliklerinin
tasarısıdır. Ders plânında; dersin adı, süresi, konusu, yöntem, araç-gereç, amaç ve
davranışlarının yer aldığı biçimsel bölüm ve ders işlenişinin açıklandığı giriş-gelişme
bölümleri ile değerlendirme bölümleri yer alır.
Amaç ve davranışların yazımı: Ders plânında, yıllık plânda açıklanan hususlar biraz
daha geniş olarak yazılır. Burada yıllık plânda yer almayan, ders amaçları ile ilgili öğrenci
davranışlarının belirlenmesi önem taşır. Yukarıda yıllık plânın hazırlanmasında amaçların
yazılması konusu geniş olarak açıklanmıştı. Ders programında belirlenen amaçlarla ilgili
öğrenci davranışlarını öğretmenler belirleyeceklerdir. Ders programında, diyalog öğretilirken
dinleme anlama becerisi geliştirme ile ilgili öğrenci davranışlarına şu örnekler verilmiştir:
1. Dinlemeden önce, başlık, resim ve diğer ipuçlarına bakarak metnin konusunu
tahmin etme.
2. Dinlediği metinde geçen olayın nerede, ne zaman ve nasıl olduğunu, oluş sırasına
göre söyleme/yazma.
3. Dinlediği metinde geçen kişilerin tutum ve düşüncelerini söyleme/yazma.
4. Dinlediği metnin ana fikrini söyleme/yazma.
5. Dinlediği metnin konusunu ayrıntılı olarak söyleme/yazma.
6. Dinlediği metinde geçen kelimelerin anlamını söyleme/yazma.
7. Dinlediği metni kendi cümleleriyle başkalarına aktarma.
8. Dinlediği metinde geçen kelimelerin yapılarının ve kullanışlarının nasıl olduğunu
söyleme/yazma.
Örneğin, ikinci ünitenin birinci dersinin diyalogunun adı "Ailem" dir. Bu diyalogu
öğretirken ders plânına şöyle bir amaç ve davranışlar yazılabilir:
Konu: Aile, yakınlık ilişkileri
Amaç: Aile diyalogunda geçen kelimelerin anlamlarını bilir.
Davranışlar:
1. Bir dizi resim arasından verilen bir kelimeye uygun resmi bulup işaretleme.

12 Arapça dersinde kullanılabilecek yöntemlerle ilgili ayrıntılı bilgi için bak.: Mehmet Zeki Aydın, “Arapçayı
Nasıl Öğretelim?”, Din Öğretiminde Yeni Yaklaşımlar, MEB İst. 2000, s.53-68 ve Mehmet Zeki Aydın, Din
Öğretiminde Yöntemler ve Buldurma Yöntemi, Ank. 1998, s.283-315.
13
2. Gösterilen bir resimdeki nesne veya durumun anlamını söyleme/yazma.
3. Verilen kelimeyi bir cümle içinde kullanma.
4. Arapça olarak anlamı söylenilen veya tanımlanan kelimenin karşılığını
söyleme/yazma.
5. Aile bireylerini sayma.
6. (Babanın, annenin adı ne? gibi) kendi aile bireylerinin adları ile ilgili soruları
cevaplama.
Bir başka örnek olarak, ikinci ünitenin birinci dersinde geçen “isim tamlaması” konusu
ile ilgili, ders plânına şu amaç ve davranışlar yazılabilir:
Konu: İsim tamlaması (El- İdafe)
Amaç: İsim tamlamasının basit kurallarını bilir.
Davranışlar:
1.İsim tamlamasının (el-idafe) mudaf ve mudafun ileyhden oluştuğunu
söyleme/yazma.
2. Mudafın nekre olduğunu (el takısı almayacağını) söyleme/yazma.
3. Mudafun ileyhin marife veya nekre olabileceğini söyleme/yazma.
4. Mudafun ileyhin bazen zamir olacağını söyleme/yazma.
5. Mudaf olan kelimenin son harekesinin değişebileceğini söyleme/yazma.
6. Mudafun ileyh olan kelimenin son harekesinin kesra olduğunu
söyleme/yazma.
7. Harekesiz olarak verilen isim tamlamasını harekeli olarak söyleme/yazma.
8. Gösterilen (isim tamlaması olan) bir nesnenin Arapça karşılığını
söyleme/yazma.
İşleniş bölümünün yazımı: Günlük ders plânın işleniş bölümünde, dersin
işleniş aşamaları, derste öğretmen ve öğrencilerin yapacakları etkinlikler, ders araç-
gereçlerinin ne zaman ve nasıl kullanılacağı hususları yer alır.
Arapça dersinin işlenişinde nelerin yapılacağı, yani dersin işlenişi konusu
öğretim programında, “Uygulamayla İlgili Genel Açıklamalar” başlığında ayrıntılı
olarak açıklanmıştır. Öğretmen, bu açıklamalardan da yararlanarak, o derste ne
yapacaksa yani, hangi beceriyi öğretecekse ona göre, öğretmen ve öğrenci
etkinliklerini plânlar. Örneğin, o derste diyalog öğretecekse, öğretim programındaki
“Metin/diyalog Öğretimi İle İlgili Açıklamalar” dan yararlanabilir. Elbette
metin/diyalog öğretimi tek başına bir hedef değildir. Buradaki asıl hedef, metin
diyalog öğretirken, dinleme-anlama, konuşma, okuma becerilerinin kazandırılmasıdır.
14
Bu durumda, bir metin/diyalogu öğretirken hangi beceriyi kazandırmak istiyorsak,
programda onunla ilgili açıklamaları dikkate almalıyız. Örneğin, hazırlık sınıfı 2.
ünitenin birinci dersinde (MEB’in ders kitabında) yer alan “Ailem” diyalogunu
öğretmek istiyoruz. Bir diyalog öğretiminde önce dinleme-anlama becerisi
kazandırılır. Bunu, okuma, konuşma ve yazma becerileri izler. Bu dersle ilgili 2 saatlik
bir işleniş aşağıdaki gibi plânlanabilir:
Örnek işleniş:
1.aşama: “Ailem” diyalogu ile ilgili (MEB ders kitabı Hazırlık Arapça 1, s.53 ve s.55
deki) resimler öğrencilere gösterilir. Biraz sonra bu resimle ilgili bir diyalog dinleyeceksiniz,
dikkatle dinleyip anlamaya çalışın denilir. Öğrencilerin ders kitapları açıksa kapatmaları
söylenir.
2.aşama: “Ailem” diyalogu yüksek sesle okunur (kaset veya CD’den dinletilir).
Diyalogun nerede geçmiş olabileceği, kaç kişinin konuştuğu, konuşanların yaşları, erkek mi
bayan mı oldukları, ne zaman konuşulduğu, sorulur.
3.aşama: Diyalog tekrar okunur. 2. aşamadaki sorulara doğru cevap verilmemişse,
doğru cevap alınıncaya kadar aynı sorular tekrarlanır. Diyalogun ana fikri, hangi konu
hakkında konuşulduğu sorulur. Doğru cevaplar alınıncaya kadar, diyalog tekrar tekrar okunur
ve sorular tekrarlanır.
4.aşama: Diyalogda geçen konunun ayrıntıları sorulur.
5.aşama: Diyalogun birinci cümlesi okunur ve öğrencilere tekrar ettirilir. Doğru tekrar
edemiyorlarsa, doğrusunu söyleyinceye kadar cümlenin okunuşu tekrarlanır.
6.aşama: Diyalogun ikinci, üçüncü vd. 5. aşamadaki gibi öğrenciler tarafından doğru bir
şekilde söyleninceye kadar tekrar okunur.
7.aşama: Diyalog metni tepegözle tahtaya yansıtılır. Öğrencilere kitaplarındaki
diyalogun sayfasını açmaları söylenir. Diyalog bir daha okunur ve öğrencilere okutulur.
8.aşama: Diyalogla ilgili 2. ve 3. aşamadaki sorular tekrar sorulur.
9.aşama: Diyalogda geçen kelimelerden anlamadıkları kelimelerin hangileri olduğu
sorulur.
10.aşama: Öğrencilerin anlamadıkları kelimelerin anlamları açıklanır. (Programda
“Kelime Öğretimi” başlığında anlatıldığı şekilde açıklanır. Asla Türkçe söylenilmez. Şayet
Arapça anlatılamayacak bir kelime ise sözlüğe bakılır.)
11. Diyalogu öğrencilerin özetlemeleri istenir.
12. Diyalogu öğrencilerin yüzüne bakarak canlandırmaları / oynamaları istenir.
15
13. Diyalogu öğrencilerin ezberlemeleri için vakit verilir. Ezberleyenlerden oyunu
canlandırmaları istenir.
14. Öğrencilerin diyalogda geçen kelimeleri kullanarak benzer bir diyalog yazmaları
ve kitaptaki diyalog ile ilgili soruları cevaplamaları ödev olarak verilir.
KAYNAKÇA
Aydın, Mehmet Zeki, “Arapçayı Nasıl Öğretelim?”, Din Öğretiminde Yeni
Yaklaşımlar, MEB İstanbul, 2000, s.53-68.
Aydın, Mehmet Zeki, “Eğitimde Program Geliştirme ve Arapça Programı Üzerine”
C.Ü. İlâhiyat Fakültesi Dergisi, Sivas 1996, sayı:1, ss.123-142.
Aydın, Mehmet Zeki, Din Öğretiminde Yöntemler ve Buldurma Yöntemi, Ankara,
1998, s.35.
Bilgin, Beyza, Eğitim Bilimi ve Din Eğitimi, Ankara Üniversitesi İlâhiyat Fakültesi
Yayınları, Ank. 1990.
Bloom, B. S. vd., Taxonomie des Objectifs Pédagogiques, Domaine Affectif,
Tome:2:, Traduit par Marcel Lavallee, Montreal (Québec, Kanada) 1969.
Budak, Yusuf, İletişimci Yaklaşımın Yabancı Dil Eğitim Programlarındaki Yeri,
Hacettepe Ü SB Y.Lisans Tezi , Ank.1992.
Büyükkaragöz, Savaş ve Çivi, Cuma, Genel Öğretim Metotları, Konya 1994.
Cemal, Yıldırım, Eğitimde Ölçme ve Değerlendirme, MEB. İst. 1973.
Defeldre-Hincq, Mar-e-France, Définition et Taxonomie des Objectifs
Pédagogiques, Liège (Belçika) 1996.
Demircan, Ömer, Dünden Bugüne Türkiye'de Yabancı Dil, Remzi Kitabevi, İst.
1988.
Demirel, Özcan, Yabancı Dil Öğretimi, İlkeler, Yöntemler, Teknikler, Ank. 1990
Doğan, Hıfzı, Analiz ve Program Hazırlama, Ank. 1982.
Ertürk, Selahattin, Eğitimde Program Geliştirme, Ank. 1975.
Hengirmen, Mehmet, Yabancı Dil Öğretim Yöntemleri ve Tömer Yöntemi, baskı
yeri ve tarihi yok.
Hüseyin Akıncı vd. Modern Usullerle Arapça Serisi Öğretmen Kılavuzu,
Ank.1993
Légender, Renald, Dictionnaire Actuel l’Education, Librairie Larousse, Paris 1988.
Maksutoğlu, Mehmet ve Cebeci, Suat, Arapça Öğretiminde Rehber Kitap, İst.
1986.
Milli Eğitim Bakanlığı Din Öğretimi Genel Müdürlüğü, İmam Hatip Lisesi Anadolu
İmam Hatip Lisesi Yabancı Dil Ağırlıklı İmam Hatip Lisesi Meslek
Dersleri Programları, Ank. 1999.
Oğuzkan, Ferhan, Eğitim Terimleri Sözlüğü, TDK Yay., Ank.1981.
Önder, N. Kemal, Öğretimde Program, İlke ve Yöntemler, Konya 1986.
Sönmez, Veysel, Program Geliştirmede Öğretmen El Kitabı, Ank.,1986.
Tekin, Halil, Eğitimde Ölçme Değerlendirme, 7. Baskı, Ank. 1993.
Varış, Fatma, "Program Geliştirmeye Sistematik Yaklaşım", Eğitim Bilimlerinde
Çağdaş Gelişmeler, Eskişehir 1991, ss.13-19.
Varış, Fatma, Eğitimde Program Geliştirme, Ank.1988.
16
EKLER
EK:1
GÜNLÜK DERS PLÂNI
Dersin Adı : Arapça
Sınıf : Hazırlık
Ünite : II. Aile ve Çevre
Konu : İsim Tamlaması
Süre : Bir ders saati
Yöntem : Dilbilgisi öğretimi
Araç-Gereç : Tepegöz, yazı tahtası
Özel Amaç : İsim tamlamasının basit kurallarını bilir.
Davranışlar:
1.İsim tamlamasının (el-idafe) mudaf ve mudafun ileyhden oluştuğunu
söyleme/yazma.
2. Mudafın nekre olduğunu (el takısı almayacağını) söyleme/yazma.
3. Mudafun ileyhin marife veya nekre olabileceğini söyleme/yazma.
4. Mudafun ileyhin bazen zamir olacağını söyleme/yazma.
5. Mudaf olan kelimenin son harekesinin değişik olabileceğini söyleme/yazma.
6. Mudafun ileyh olan kelimenin son harekesinin kesra olduğunu
söyleme/yazma.
7. Harekesiz olarak verilen isim tamlamasını harekeli olarak söyleme/yazma.
8. Gösterilen (isim tamlaması olan) bir nesnenin Arapça karşılığını
söyleme/yazma.
1. GİRİŞ BÖLÜMÜ
Bu dersin sonunda dilde çok kullanılan bir kuralı öğrenmiş olacağız. Şimdi size neyi
öğreneceğimizi söylemeyeceğim. Ancak vereceğim örneklerdeki benzerliklerden ve Türkçe
anlamlarından bunu hemen anlayacaksınız.
2. GELİŞME BÖLÜMÜ
Ailem başlıklı diyalog, tepegözle yansıtılır (tahtaya yazılır) ve bir defa okunur.
Diyalogda geçen “efradu usratî, ummuki, cedduki, ebî, uhtuki, uhtî, ibnetu ammeti, ummuha”
isim tamlamalarının altı çizilir. Bunlar arasında bir benzerlik olup olmadığı sorularak
öğrencilerin dikkati çekilir. “Usratî, ummuki, cedduki, ebî, uhtuki, uhtî, ammetî, ummuha”
tamlamaları tahtaya yazılır. Bu iki tamlamada nasıl bir benzerlik olduğu sorulur. Öğrencilerin
17
söylediklerinden de yola çıkarak isim tamlamasının özellikleri açıklanır. Daha sonra, “Efradu
usratî, ibnetu ammetî” tamlamaları tahtaya yazılır ve birkaç öğrenciye okutulur. Bu iki
tamlamada nasıl bir benzerlik olduğu sorulur. Buradaki kurallar şöyle açıklanır:
1.İsim tamlamasının (el-idafe) mudaf ve mudafun ileyhden oluşur.
2. Mudaf nekre olur yani el takısı almaz.
3. Mudafun ileyh marife veya nekre olabilir.
4. Mudafun ileyh bazen zamir olabilir.
5. Mudaf olan kelimenin son harekesi değişebilir.
6. Mudafun ileyh olan kelimenin son harekesi kesra olur.
İsim tamlamasıyla ilgili (MEB ders kitabı Hazırlık Arapça 1, s.58 deki vb.) örnekleri
öğrencilerin okumaları ve burada geçen isim tamlamalarını bulmaları istenir. Kurallar tekrar
hatırlatılır.
Öğrencilerin konuyu pekiştirmeleri için tahtaya isimler yazılır, bunlardan tamlama
yapmalarını ve defterlerine yazmaları istenir. Zamanın elverdiği ölçüde öğrencilerin yaptıkları
tamlamalar okutturulur ve tahtaya yazdırılır.
3. SONUÇ BÖLÜMÜ
Öğrencilerin soruları cevaplandırılır. Tahtaya daha önceki derslerde geçen isimlerden
20 tane yazılır. Bu isimlerle tamlama yapmaları ev ödevi olarak verilir.
4. DEĞERLENDİRME
1. Aşağıdaki kelimeleri tamlama hâline getiriniz.
2. Aşağıdaki tamlamaları ögelerine ayırınız.
3. Aşağıdaki Türkçe isimleri tamlama yaparak Arapça söyleyiniz/yazınız.
18
EK: 2
GÜNLÜK DERS PLÂNI
Dersin Adı : Arapça
Sınıf : Hazırlık
Ünite : II. Ev, Aile ve Çevre
Konu : “Usratî : Ailem” Diyalogu; İnsanın özellikleri (ahlâk, huy, dış görünüş); Aile
bireyleri, yakınlık ilişkileri, medenî durum
Süre : İki ders saati
Yöntem : Diyalog öğretimi, dinleme anlama, konuşma öğretimi
Araç-Gereç : Yazı tahtası, tepegöz
Özel Amaç : 1. “Ailem” diyalogunu dinlediğinde anlar.
2. “Ailem” diyalogunu okuduğunda anlar.
3. “Ailem” diyalogunda geçen kelimelerin anlamlarını bilir.
4. “Ailem” diyalogunun metnini kurallara uygun olarak okur.
İŞLENİŞ
Ders kitabında “Ailem” diyalogunun üzerinde bulunan (MEB ders kitabı s.53 ve s. 55’
deki) resimler, öğrencilere gösterilerek bu resme iyi bakmaları ve okuyacakları diyalogun bu
resimle ilgili olduğu söylenerek öğrencilerin dikkati çekilir.
Öğrencilerin kitapları kapalı olduğu hâlde, diyalog, öğretmen tarafından bir defa
okunur (varsa teypten dinletilir). "Diyalogda kaç kişi var?", "Diyalogda konuşan kişiler erkek
mi bayan mı" vb. sorular sorulur. Öğretmen diyalogu tekrar okur ve "Bu diyalog hangi
konuyla ilgili", "Konuşmalar nerede geçiyor?" vb. soruları sorar. Öğretmen diyalogu tekrar
okur ve "Bu diyalogda geçen aileden kaç kişi var?", "Diyalogda anlatılan aile resminde
büyük anne ve büyük baba var mı?", " Diyalogda bazı rakamlar geçiyor, bunlar ne ile ilgili
rakamlardır?" vb. sorular sorar.
Öğretmen diyalogu tekrar okur ve "Bu diyalogda aile ilgili hangi konulardan
bahsediliyor?" vb. sorular sorar. Genel olarak diyalogla ilgili bir görüş oluşmuşsa, diyalogun
ayrıntılarına geçilir.
Öğretmen tarafından diyalogun birinci cümlesi okunur ve "Cümleyi kim tekrar edecek?"
denilir. İstekli öğrenci anladığı kadar cümleyi tekrar eder. Öğrenci doğru tekrarlamışsa ikinci,
üçüncü, dördüncü öğrenciye tekrar ettirilir. Cümleyi doğru tekrar eden öğrenci yoksa
öğretmen cümleyi tekrar okur ve öğrencilere tekrar ettirir. Şayet ilk cümleyi doğru söyleyen
19
öğrenci çıkmazsa cümleyi doğru tekrar eden öğrenci çıkıncaya kadar öğretmen tekrar okur.
İlk cümleyi 3-5 öğrenci tekrar ettikten sonra ikinci cümleye geçilir. Diyalogun tüm cümleleri
öğrenciler tarafından kitaplar kapalı olduğu hâlde tekrar edildikten sonra, kitaplar açılır.
Diyalog, önce öğrenciler tarafından sessizce yüzünden okunur, sonra da öğretmen ve birkaç
öğrenci tarafından sesli olarak okunur. Diyalog, diyalogda geçen Meryem ve Zeki'yi temsil
etmek üzere 2-3 defa (bir kız, bir erkek olmak üzere) iki öğrenci tarafından yüzünden sesli
olarak okunur.
Diyalog, diyalogda geçen Meryem ve Zeki'yi temsil etmek üzere 2-3 defa (bir kız, bir
erkek olmak üzere) iki öğrenci tarafından tahtaya kaldırılarak veya bir masa/ sıraya
oturtularak diyalog üzerindeki resimde olduğu gibi kitaba bakarak diyalog canlandırılır. Bu
canlandırma, zaman ölçüsünde birkaç defa tekrar edilebilir. Son olarak birkaç defa öğretmen,
diyalogu cümle cümle okur ve öğrenciler (gürültüye meydan vermeyecek şekilde) topluca
tekrar ederler.
Öğretmen, bir sonraki gün için diyalogu ezberlemeleri ve kitaptaki diyalogla ilgili
soruları cevaplamalarını ev ödevi olarak verir.

Konular